Karşılaşma öncesi kağıt üzerinde favori olan taraf Ankaragücü'ydü.
Maçın başlamasına bir iki saat kala sohbet ettiğimiz Gençlerbirliği Kulübü Başkanı İlhan Cavcav'ın bile gizli favorisi sarı-lacivertli takımdı.
İşte, Ankaragücü 7 eksikle sahaya çıkan, üstüne üstlük maçın başlarında kalecisi Serdar Kulbilgeyi'de sakatlandığı için değiştirmek zorunda kalan Gençlerbirliği'ne kaybetti.
Aslında futbolda favori olmaz.
Olsa da her zaman kazanmaz.
Kazanmak için mücadele edeceksin.
Varını yoğunu ortaya koyacaksın.
Dün yaşlı 19 Mayıs Stadı'nın zemininde bunu yapmaya çalışan taraf Gençlerbirliği oldu. kırmızı-siyahlılar önce ezeli ve ebedi rakibinden korkar gibiydi.
Maçın başlarında nazlı gelin gibi süzüldüler. Ürkek ve kırılgan bir görüntü sergilediler. Diğer tarafta ağır abi Ankaragücü maçın favorisi olması sebebiyle de üstün olan, kendinden emin gözüken bir trend içindeydi.
Ancak, dedik ya favori olmak kazanmaya yetmiyor. Gençlerbirliği ilerleyen dakikalarda baktı ki, Ankaragücü takımı bir rehavet içinde, başladılar pas yaparak oyuna dengelemeye. İlk yarı bittiğinde akıllarda futbol adına olumlu olabilecek tek bir pozisyon dahi yoktu.
18.dakikada topa sahip olan Serdar Kulbilge'ye Meye'nin yaptığı hareket bize göre futbol kurallarının dışındaydı. Bırakın kırmızıyı sarı bile çıkmadı. Çıkan; kafası yarılan ve cankurtaranla hastaneye götürülen Serdar Kulbilge oldu. İkinci yarının da ilk yarıdan farkı yoktu.
Oyun kurmakta zorlanan, hucüma kopuk kopuk çıkan, gönülsüz bir Ankaragücü ve haddini bilerek oynayan Gençlerbirliği vardı sahada. Muhammed Hanifi Yoldaş'ın 49. dakikada Serkan Çalık'ı düşürmesi bize göre olmasa da hakem Süleyman Abay' a göre penaltıydı.
Smeltz bu ikramı reddetmedi ve topu ağlara göndererek skoru 1-0 yaptı. Bu gol bile Ankaragücü'nün hareketlenmesini, oyuna ağırlığını koymasına neden olmadı. Dünya Kupası'nın dikkat çeken oyuncularından Vittek, "Bitik" bir vaziyette. Oyunda kaldığı sürece pozitif tek bir hareketi yoktu. Bırakın hareketi pas verecek gücü dahi yoktu. Marek Sapara'nın kullandığı serbest atışların dışında
Ankaragücü'nün gol girişimleri sabun köpüğü gibiydi. Gençlerbirliği oyunun sonlarına doğru oyun disiplininden kopan Ankaragücü önünde Serkan Çalık'la tehlikeli oldu. Ancak, Serkan Çalık pas trafiğirde başarısız olunca kırmızı-siyahlı takım farkı artıramadı.
Ankaragücü'nde tehlike çanları çalmaya başlamış.
Taraftarın Ümit Özat'a olan kredisi kalmamış. Nitekim maçın sonlarına doğru genç çalıştırıcıyı istifaya davet etmesi de bunun göstergesi.
Herkes Gençlerbirliği'nin maçı kaybetmesi halinde İlhan Cavcav'ın Thomas Doll'u gönderip, göndermeyeceğini tartışırken, maç sonunda tartışılan hoca Ümit Özat oldu.
Bu da futbolun cilvesi.
