ANKARAGÜCÜ'NDE GOLCÜ İŞBAŞI YAPTI

A.Gücü, üzerindeki kara bulutları dağıttı. Hacettepe’nin düşüşü sürüyor. G.Birliği ve Ankara ise birer puan ile günü kurtardı.

SÜPER Ligin 5’inci haftasında ’Başkent kapışması’ yaşanırken, en kazançlı çıkan takım Ankaragücü oldu. Sarı lacivertliler, tek gol ile altın değerinde üç puan alırken, bu sonuç hem kulüp üzerinde dolaşan kara bulutlar dağıttı, hem teknik ekibe derin bir nefes aldırdı. Mehmet Yılmaz’ın attığı gol, anlamlı ve önemliydi. Tecrübeli forvet, lig başından bu yana galibiyet alamayan ve bunun stresini her maç biraz daha fazla yaşayan takımını rahatlatırken, kendi adına da Giresunspor maçıyla birlikte başlayan çıkışını sürdürdü.

Ankaraspor’a da hayat vermişti

Geride kalan sezonda Ankaraspor forması giyerken, son haftalardaki kritik golleriyle, takımına hayat veren Mehmet, sezon başında geldiği Ankaragücü’nde ilk bölümdeki performansı ile eleştiri oklarından kurtulamadı. Beklentilerin fazla olduğu oyuncu, bu dönemde bunlara cevap veremeyince, bazı maçlarda yedek sırasına bile oturdu. Hafta içindeki Giresunspor kupa maçı, onun moralini düzeltmesi ve kendini bulması için bulunmaz bir fırsattı. O da bunu iyi değerlendirdi. Rakip fileleri iki kez havalandırıp, dönüş yoluna girdiğini gösterdi. Derbi maçta ise ’görev başında’ olduğunu kanıtladı.

Bir numaraya yerleşti

Usta işi golüyle ’Yıldız oyuncular, büyük maçları çevirir’ gerçeğini bir kez daha ortaya koydu. Jaba’nın sakatlığı, İglesias’ın hırçınlığı, A.Gücü’nün forvet hattında bir numaraya, şu an için Mehmet Yılmaz’ın yazılacağına işaret ediyor. Mehmet’in bu unvanı koruması için iyi oynamaya devam etmesi, gollerini de sıralaması gerekiyor. Bunu yapmak, taraftarın yeni gözdesi olmak tamamen kendisinin elinde. Ankaragücü kazanırken, kaybeden Hacettepe’ye bayram zehir oldu. Mor beyazlılar, üst üste iki derbiyi ağır hasarla geçti, arada kupa maçında ikinci lig ekibi Malatyaspor’a elendi.

Tablo iç karartıcı ve can yakıcı. Geride kalan sezonun en sempatik takımında kan kaybı, tüm hızıyla sürüyor. Hem savunmada hem de hücumda sorunlar bir türlü giderilemiyor.

Bayram zehir oldu

Ankaragücü karşısında Tozo’nun yokluğu takım direncini, Serkan’ın olmayışı da hücum gücünü iyice düşürdü. Eski adıyla Oftaş, yeni adıyla Hacettepe’yi diğer takımlardan ayıran en önemli özellik, ekip ruhu, mücadele gücü ve saha içi dayanışmaydı. Derbide gole kadar olan ki bölümde bu saydıklarımızı pek göremedik. Ne olduysa golden sonra oldu. Bildiğimiz Hacettepe gibi oynamaya başladılar ama bu kez de zaman yetmedi. Gelecek haftalara güvenle bakmak için, bu mücadeleyi 90 dakikaya taşımaları şart.

Hafta sonundaki iki maç, teknik adamlar ve takımların içinde bulundukları ’gergin ortam’ nedeniyle kalite olarak çok üst düzeyde değildi. Ancak tempo, mücadele ve futbol içi sertlik ve tartışmaları ile derbiye yakışacak türdendi.

Gerginlik kaliteyi düşürdü

G.Birliği-Ankara maçında, galibiyete daha çok ihtiyacı olan kırmızı siyahlılar, baskılı, agresif ve hızlı olmasına rağmen sahadan istediği sonucu elde edemedi. Ankaraspor’un golünde, rakip savunma tümden uyudu, G.Birliği’nin golünde ise Muhammed’in kişisel hatası sonucu belirledi. Birer puan iki tarafı da mutlu ettiğine, Gençler cephesinde prim yaptığına göre fazla söze gerek yok. Derbilerde akılda kalanlar; İglesias’ın oyuna girdikten kısa süre sonra savurduğu uçan tekmesi, Orhan’ın buna sözle karşılık vermesi, uzun bir aranın ardından kazanan Ankaragücü’nün bu sevinci, taraftarı ile bütünleşerek coşkuyla kutlaması oldu.