AYNI FİKİRDE VE YERDEYİM...

Meriç Enercan Hürriyet Gazetesindeki köşesinde yazdığı  sitemizde de yayınlanan ve bize göre yanlış anlaşıldığı için yanlış yorumlanan yazısına yapılan eleştirilere bir manada cevap vermiş..

Aynı fikirde ve yerdeyim...

Yine bir zorunlu yazı gerekti, çarşambayı beklemeden. Son yazımı algılama sorunu çekenlere; gereksiz, anlamsız ve yersiz kafa ve de çene yoranlara kolaylık olsun diye.

Öncelikle "Televizyonda başka konuşup, gazetede farklı görüş dile getirdiğim" konusunun, Beştepe gündemini haketmediği büyüklükte, meşgul ettiğini öğrendim.

Ankaragücü'nün uğraşması ve acilen çözmesi gereken, rakamsal boyutu 25-26 milyon liralara ulaşan derin sorunları varken, böylesine konularla gereksiz zaman kaybedildiğini düşünüyorum. Her olayı, işine geldiği gibi yorumlama yeteneği gelişmiş insanların, bu çabalarına da artık set çekmek gerekiyor.

Kongreye iki hafta kala, Ses Televizyonu'nda "Bu işin, a ve b şıkkı var, c şıkkı yok" dedim.

2 artı 1'de bir okuyucu mektubuna cevap olarak, "a şıkkı, Cengiz Topel Yıldırım'ın yönetimini derleyip toplayıp yeni güçlü bir liste yapmasıdır. b şıkkı ise Gökçek Ailesinin Ankaragücü'ne katılımı, bir başka deyimle Ankaragücü'nü almasıdır. Bana göre gelinen noktada, ekonomik çıkmazlar nedeniyle, b şıkkı akla daha yakın..." diye konuştum ve haklı çıktım. Çünkü, b şıkkı oldu.

Bu görüşüm, iki gün sonra Ankara Hürriyet'te de vardı.

Buna, "Meriç Enercan, Ankaragücü için Gökçek'e destek veriyor" yorumu yapanlar da oldu. Farklı bakış açısıyla, "Gökçek ve güçbirliğine kesinlikle karşı" diyenler de...

Bunlara, "Ankaragücü'nü gırtlağına kadar batağın içine sürükleyenler, bu günleri getirdi. Şimdi herkes, işine baksın" deyip geçtim.

"Dün dündür, bugün de bugün" demedim, demem, diyemem.

O gün nedeysem, bugün hala aynı fikirde ve yerdeyim.

ALLAH YOLLARINI AÇIK ETSİN

Aslında bu yazıya ilişkin, bir de bireysel algılama sorunu da vardı.

Dedim ki, "Bir süre öncesine kadar Gökçek ailesine hakaret ve küfür edenler, şimdi Ahmet Gökçek Başkanlığındaki Ankaragücü fotoğrafında yer alıyor..."

Bunda anlaşılmayacak bir şey yoktu.

Bazıları bunu, "Meriç Enercan, bu güçbirliğine karşı. Ankaragücü'nün güçlü olmasını istemiyor..." diye çevirip, sundular. Komik oldular.

Ben, bu fotoğrafa karşı çıktım. "Hedef güçlü Ankaragücü ise bunlar yanlış kişiler" dedim. "Ankaragücü'nün düştüğü batağın kılavuz kargaları, bugünün kurtarıcıları olamaz" iddiasındayım.

Üstelik bunu, önce Ahmet Gökçek, sonra da babası Melih Gökçek'e söyleyip, "Bu insanlarla, aynı masada nasıl oturuyorsunuz?" diye sordum. Cevabı, bende saklı kaldı...

Beni tanıyanlar iyi bilir ki, benim için önemli olan, önce etik sonra da yasal kurallardır ve "Karşı olduğum şeyleri de, doğru bulduklarımı da açık ve net söylerim. Kimseden çekinmem, korkmam ve de icazet beklemem..."

Yazılarımı gözleriyle okuyup, beyinleriyle algılayanlar, ne demek istediğimi anlar!

Anlamayanlar için yapacağım bir şey yok.

Allah, yollarını açık etsin...