KARAMAN "A.GÜCÜ DÜRÜSTLÜĞÜ İLE ANILMALI"

Ligin bitimine 3 hafta kala Beşiktaş ile kritik bir maça çıkacak olan Ankaragücü'nde teknik direktör Hikmet Karaman, Türk futbolunun sorunları ve kulüplerin ne zorluklarda ligi sürdürdüklerine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Şampiyon olmanın güzel birşey olduğunu belirterek sözlerine başlayan teknik direktör Hikmet Karaman, ''Darısı inşallah Ankaragücü'nün başına. İki taraf için de önemli bir maç olacak. Tabii burada oyuncu grubunun moral ve motivasyonu önemli. Bizim bütün amacımız kendi ekibimizin moral ve motivasyonunu en üst seviyede tutabilmek. Bu sadece teknik heyetin görevi değil. Bir futbol takımı birçok kurumdan ibaret, kurumların da hepsi birbirine bağlantılı. İnşallah hafta sonuna kadar da en üst seviyede oluruz. Bizim futbolcularımız da dahil bütün takım futbolcuları oalğanüstü şeyler yapmaya çalışıyorlar. Bunlardan biri de Ankaragücü futbolcularıdır. Maç ile ilgili teferruat konuşmak erken. Çünkü Türkiye'de futbolcularda öyle bir form grafiği varki aslında bunların hepsi birbirleriyle bağlantılı. bir futbol takımı sadece futbolcu ve teknik heyetten olurşmuyor. Nasıl ki ligde inanılmaz bir Fenerbahçe izliyorsunuz, aynı takımı kupa finalinde sahada yok görüyorsunuz. Bu kadar istikrarsızlık olur mu? Dolayısıyla biz teknik adamlar konuşurken çok dikkatli olmak zorundayız. Çünkü haftasonu sahada pozitif veya negatif anlamda inanılmaz bir takım görebiliyorsunuz. Ama burada farklılığı yaratan futbolcu ve teknik adamların çalışmaları değil. Genel bir sistem ve o sistem üzerinde kurumların son derece verimsiz çalışmalarından dolayı mutlak suretle bu işin göz önünde olan gruba etkisi büyük oluyor. Dolayısıyla da istikrarsız sonuçlar ortaya çıkıyor. Biz de pazar günü kendi sahamızda ve taraftarımızın önünde avantajımızı kullanarak iyi oynamak istiyoruz. Ankaragücü taraftarı takımına o motivasyonu ve şevki iyi veriyor. Dolayısıyla bu avantajı en iyi şekilde kullanmayı düşünüyoruz'' diye konuştu.

''TÜRK FUTBOLU RÜZGAR NEREYE GÖTÜRÜYORSA ORAYA GİDİYOR''

Ekonomik yapının birçok takım üzerinde etkisi olduğuna değinen teknik direktör Hikmet Karaman, ''Bunu teknik adamlar ve futbolcular olarak konuşmamız gerekiyor. Ben bunu çok net olarak konuşacağım. Türkiye'de kulübü idare eden büyüklerimiz profesyonel insanlarla çalışmak zorundadır. Yani bu çalışmalar yapılırken, sizin personeliniz 6 ay maaşını almazsa o personel futbolcuya hangi hizmeti getirir. Tabi bunu bütün kulüpler için söylüyorum. Bak mesela burası çim kokuyor ama parasını almazsa adam buraya bakmaz. Restoranda öğle yemeği yiyorsun fakat orada çalışan adamın parasını vermezsen Türkiye'deki genel yapı bakımından sana hizmet vermezler. Artı oyuncunun parasını ödemezsen, teknik heyete birşey yapmazsan bu iş yürümez. Daha sonrası kulüpler yayıncı kuruluşdan alacakları paraları teminat olarak gösterip bankalardan borç para alıyorlar. Futbola ayrılan paralar bir anda oraya kaydırılıyor. Bu paraları siz doğru dürüst kullanmıyorsunuz. Ya teknik adamda ya da alınan oyuncularda bir hata oluyor ve istikrarı sağlayamıyorsunuz. Hoca gidiyor, başka oyuncular geliyor ve sonrasında borç batağına giriyorsunuz. Türk futbolu rüzgar nereye götürüyorsa oraya gidiyor. Türk futbolunda asla planlı ve programlı iş yapılmıyor'' dedi.

''FUTBOL FEDERASYONU KULÜPLERE BİR YASA GETİRMELİ''

Hikmet Karaman sözlerini şöyle sürdürdü:

''Televizyonlarda konuşulanlar palavradan başka birşey değil. Gelin bu kulüpler içerisindeki gerçek çalışmaları görün, ama kimse orayı değil sadece finali görüyor. Bugün İngiltere ve İspanya'da oynayan oyuncular, Schuster veya Vangel Brüksel'e gittiğinde bakanı para için ziyaret etmiyor. 'Kulüpler maaşlarını alamadılar bir şey yap' diye gitmiyorlar. Adam sadece işine bakıyor, dolayısıyla böyle bir sistem olması gerekiyor. Aslında ben birkaç yerden randevu aldım ve gidip konuşacağım. Mutlak suretle Futbol Federasyonumuzun kulüpler üzerine bir yasayı getirmesi gerekiyor. Eğer yöneticiler bir yerlerden para alıp kulübün gelirini başka yere bağlıyorlarsa büyük hata yapıyorlar. Yöneticiler kulübe kendileri para veriyorsa kulübün gelir haklarına teminat koydurmaları kulübü kaosa sürüklüyor. Kulüpler küme düşecekse düşecek. Ve ardından alt yapıya önem vererek yeni bir yapılanmaya girecekler. Ona göre oyuncu yetiştirecek ve teknik adam getirtecekler. Şimdi teknik adam ve futbolcular öyle bir ortamda çalışıyorlar ki futbol yozlaşıyor peki neden? Çünkü sonuca göre oynamak zorundasınız. Eğer sonucu kötü alırsanız kovulacaksınız demektir. Veya taraftar sizi stadda protesto edecek demektir. Bu da teknik adam ve oyuncuların çekimser olmasına, oynanan futbolun göze hoş gelmemesine yansıyor. Siz öyle bir sistem va kaos ortamında çalışıyorsunuz ki o sizi ona itiyor."

Konunun futbl olduğunda birçok şeyin konuşulması gerektiğini vurgulayan Hikmet Karaman, ''Bu konularda kimseyi suçlamadan plan ve projeleri futbol federasyonuna sunmak gerekir. Bakanımız Faruk bey futboldan anlayan bir kişiliktir. Kulüpler üzerinde mutlak suretle belli yatırımlar olması gerekiyor. Yoksa Türkiye'de kulüpler uçurumdan yuvarlanmış ve yere düşmeyi bekliyor. Bütün kulüpler böyle, ama 10 tane kulüp iyiyse genel durum iyi demek değildir. Bank Asya ve alt liglere baktığınız zaman idmana çıkmayan maça gitmeyenler oluyor. Arşivlere baktığınız zaman süper ligde dahil her sene 3-4 kulüpde böyle tantana çıkıyor. Diğerleri de ses çıkarmamıştır. Ya teknik adam ya da yönetim bir şekilkde çözüm bulmuştur o anlık. Fakat bu iş böyle gitmez. Taraftar stada geldiği zaman takımından performans bekliyor. Oyuncusundan üst düzey performans bekliyor. Siz düşünebiliyor musunuz, oyuncu olarak bir kulüple anlaşıyorsunuz ama sizin anlaşmanıza hiçbir şekilde kulüpler sadık kalmıyor. Bu da kulüplerin ekonomik yapılarının bozuk olmasına bağlı. Şimdi o oyuncu hangi kafayla antrenmana gelsin. Benim geçmiş dönemlerde ve şimdilerde bire bir ilişki içerisinde olduğum bir sürü futbolcu var. Şunu açık olarak söyleyebilirim ki Türkiye'de oyuncular gerçekten çok iyi niyetli. Ama oyuncu takımına giderken mutlu olamdığını söylüyor. düşünebiliyor musunuz bir işçi işyerine istemeyerek gittiğini. Peki neden mutsuz gider. Sen haklarını vermez ve sözlerini tutmazsan oraya mutsuz gider. Bu sorunları halletmek o kadar zor değil'' şeklinde konuştu.

''KRİZ ORTAMINDA GELİYORSAK TAKIMIN BAŞINA BAZI ŞEYLER ÇÖZÜLMELİ''

Teknik adam olarak 6 haftadır Ankaragücü takımında olduğunu ve kriz ortamında bu takıma geldiğini hatırlatan teknik direktör Karaman, ''Kriz ortamında geliyorsak bir takım şeylerin de çözülmesi gerekiyor. Çözme çabası var fakat bu nereye kadar gider. Dolayısıyla oyuncularınızdan burada birşeyler bekliyorsanız, oyuncuları iyi motive etmek istiyorsanız, oyuncularınızla iyi antrenman yapma istiyorsanız önce biz karşılığını vermek zorundayız. Biz bu karşılığı verirken zorlanıyorsak karşı tarafdan bir yere kadar performans bekleyebiliriz. Belli bir yerden sonra da çöküş başlar. Dolayısıyla bu sadece bizim değil Türk futbolunun problemi. Televizyonda başka kanalları açtığın zaman görüyorsun ki tempo ve adrenalin müthiş. Ama onların böyle sorunu olmadığından dolayı tabiki müthiş olacak. Bizde de sorun olmasında bak bakalım ne oluyor Bizim oyuncularımızın ne farkı var. Biz hepsini yakından takip ediyoruz ve bizim futbolcularımızla teknik adamlarımızın o kadar büyük eksikleri yok. Ülkemize gelen çok önemli teknik adamlar da var. Aldıkları başarılar ve yaptıkları ortada'' dedi.

Gazetelere bakıldığında hergün binlerce teknik adamın isminin gündemde olduğuna dikkat çeken Ankaragücü Teknik Direktörü Karaman, konuşmasına şöyle devam etti:

"ARAGONES TÜRKİYE'YE UYUMLU BİR TEKNİK ADAM DEĞİL"

"Kulüpler kendilerine dinamit koyuyorlar farkında değiller. Büyük kulüpler de dahil olmak üzere geçmişlerine baktıkları zaman, çok büyük isim olarak getirdikleri teknik adamlara baksınlar. Sonra kaç ay çalıştırdıklarına ve başarısızlığın temeline baksınlar. İlerde büyük işler yapmak istiyorsanız geride neler yaptığınıza bakacaksınız. Siz geride ne yaptığınıza bakmadan önde birşeyler yapmaya çalışırsanız aynı yere geri dönersiniz. İşimiz tabiki zor değil çünkü biz bu işlere kafa patlatıyoruz. Toplantılar yapıyorsun, birebir oyuncularla konuşuyorsun. Türk kamoyunun ve abilerimizin 90 dakikayı eleştirmesi normal ama Türk teknik adamı gerçekten sihirbazlık yapıyor. Oyuncular zaman zaman öyle büyük fedakarlıklar yapıyor ki inanamazsınız. Yabancı oyuncularda mutsuz ve idmana çıkmayız diyorlar. Ama onalr Uefa ile çalıştıklarında dolayı daha profesyonelce hareket ediyorlar. Yabancı teknik adamları da zaten yalvararak getirtiyorsunuz. Adam ben senle çalışma diyor ve sadece bulunduğu kulüpten aldığı paranın 4-5 katını verirseniz geliyor. Yabancı ülkelerde kariyer yapmış bir teknik adamın ben Türkiye'de şu takıma gelmek istiyorum dediğini asla duyamazsınız. Aldığı paradan sonra geliyor bir bakıyor ki herşey çok güzel ama bir süre sonra işlerin yolunda gitmediği görmeye başlıyor. Bunun yanında şunu da söyleyebilirim. Mesela Aragones'e kötü teknik direktör diyemezsin ama Türkiye'de başarısız. Ya da Türkiye'ye uyumlu bir teknik adam değil. Aslında bunu da göz önüne almak gerekir. Kişiyi eleştirmek için yaptıklarına da bakmak gerekir. Önceden yaptıklarına baktığınız zaman Türkiye'deki çalışma sisteminin ona uymadığını görüyorsunuz."

"ANKARAGÜCÜ KAMUOYUNDA DÜRÜSTLÜĞÜYLE ANILMALI"

Son olarak ligde kalma mücadelesi veren Ankaragücü hakkında konuşan Karaman, ''Dolayısıyla bizde hafta sonu artık yavaş yavaş kendimizi maçın havasına sokup ligdeki konumumuza bakacağız. Ankaragücü önemli bir takım ve önemli bir potansiyel. Bu türlü zirve savaş mücadelesini göstermesi gerekiyor. Geçmişte yapılan hatalardan ders çıkarması gerekiyor. Bu benim 3. gelişim, demek ki hep hata yapıyoruz. O zaman bundan sonra teknik adam olarak böyle bir hataya müsade etmem. Futbol bundan sonra profesyonel kadroya devredilmeli. Her şey şeffaf olmalı, kamoyunda Ankaragücü her zaman dürüslüğüyle anılmalı. Ona göre projeler çizilerek bu sene atlatıldıktan sonra bu sene atlatıldıktan sonra önümüzdeki senenin planlaması yapılmalıdır. Ben de bunun için buradayım'' dedi.