CAVCAV TELEFONDA HAKARET Mİ ETTİ?

Ercüment Tunçalp, Yurtspor.com isimli internet sitesinde yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi...

Şimdiye kadar bu sütunlardan kimseye saygısızlık yapmadan Ankara futbolu ile ilgili bazı eleştirel yazılar yazmaktayım. Bunu da bir Gençlerbirliği taraftarı ve eski yönetici olarak kendimde hak görmekteyim. Kaldı ki, her hangi bir basın mensubunun benzer yazıları kaleme aldığını da sıkça izlemekteyiz. 
En son “E-Bilet ve Cavcav” başlıklı yazımda; şiddet olaylarının Gençlerbirliği tribünlerine girmediğini, tek ceza almayan taraftar grubuna sahip olduğumuzu belirttim. Bu bakımdan tribün olaylarının bizi ilgilendirmediğini ve diğer kulüplerin problemleri ile meşgul olduğu için Sayın Cavcav’ı eleştirdim. 
Elbette eleştiriye uğrayanın buna itiraz hakkı vardır. Üstelik kulüp basın danışmanları  bunun için görev yapmaktadır. Bir tekzip gönderirler, biz de yayınlardık. 

Ancak bu yolu seçmek yerine, bugün ( 19-04-2014 saat 12.59) kendisinden gelen bir  telefonla (0530- 467….) ağır hakarete uğradım. Önce “Başkanlığı sana vereyim” dedikten sonra ağza alınmayacak küfürler birbirini takip etti. Hayret nidalarım dışında kendisine cevap vermedim, veremezdim. 
Şimdi de o söylenenleri terbiyem müsaade etmediği için iade etmiyorum, sadece kınadığımı belirtiyorum.
 

Ercüment Tunçalp'ın İlhan Cavcav'ın hakaretlerine mağruz kaldıran köşe yazısında neler söylemişti...

E-Bilet ve Cavcav

Günlerdir bu uygulamanın sakıncalarından bahsedilirken, ‘profesyonel futbol’ da bizden çok ileride olan ülkelerde, İtalya dışında benzerine rastlanmadığından söz edilirken yine ortaya tahmin ettiğiniz zat çıktı. 
Günlerdir bu uygulamanın sakıncalarından bahsedilirken, ‘profesyonel futbol’ da bizden çok ileride olan ülkelerde, İtalya dışında benzerine rastlanmadığından söz edilirken yine ortaya tahmin ettiğiniz zat  çıktı. 

Ağzından paradan başka söz çıkmayan Gençlerbirliği Başkanı, uygulamanın ön getirisinin 150 milyon tl olduğunu belirtti.  Tamam işte bizde bunu öğrenmek istiyorduk ! 
Sadece kart parası 25 tl. İsterseniz maça hiç gitmeyin, bu parayı ödeyeceksiniz. Aynen Deli Dumrul hikayesinde olduğu gibi, kuru derenin üzerindeki köprüden geçmeye mecbur olmasanız dahi ödemeniz garanti.  
Taraftara hiçbir getirisi olmayan, aksine külfet yükleyen bu uygulamanın ticari bir girişim olduğu zaten belliydi. Bir basit seyir olayı için kişisel bilgilere  ihtiyaç duyulmasına değinmiyoruz bile. 
Ancak sanal duayen buna da kayıtsız kalmamış. “Sahalarımızda yaşanan şiddet olaylarını azaltacağı” ndan bahsetmiş. 
Şimdi buradan soruyorum :
Sizin tribünlerinizde şiddet yaşanıyor mu ?

Hiç sahanız bu güne kadar kapandı mı ?
Soruların cevabı “hayır” olduğuna göre siz kimin adına savunma yapıyorsunuz ?
İşte can alıcı nokta budur. Otuzbeş senedir kendi kulübü için para biriktirmekten başka icraatı olmayan bu sanal duayen güya Türkiye futbolunu kurtaracak ! 
Elbette bir söz de taraftara söylemek gerekiyor. E- bilete karşısınız ve mecliste muhalefet milletvekillerinin peşine düşüyorsunuz. Önce sizinle aynı fikirde olmayan kendi başkanınızın kapısını çalsanıza… 
Aynı noktada buluşamasanız bile güzel bir Diyarbakır türküsü var, birlikte söyler rahatlarsınız ;
“Hangi bağın bağbanısan gülüsen,
  
Aldın aklım ettin beni deli sen amman”