SÖZÜN BİTTİĞİ YER...

Sabah Gazetesi Ankara Eki spor servisi şefi Ali Öcal, bugün ki köşe yazında zorlu günler geçiren Ankaragücü’nü, Ankaragücü’nün içinde bulunduğu zor günleri kaleme almış. Emektar gazeteci, Ankaragücü’nün bir çöküş içerisinde olduğunu ve her çöküşün mutlaka yükselişi olduğunu; önümüzdeki günlerde yapılacak olan Ankaragücü kongresinin zor günleri aşmak için biçilmiş bir kaftan olduğunu belirtiyor.

İşte Ali Öcal’ın bugün ki Sabah Gazetesi Ankara Eki’nde çıkan o yazısı:  

Yeni bir yıla daha “merhaba” dedik. Temennimiz, 2012 yılının herkese sağlık, mutluluk ve huzur getirmesi. Ama var olan bir gerçek var ki, takvim yapraklarını bir, iki diyerek kopardığımız bu yıl da ülkemiz adına çok kolay geçecek görülmüyor. Her alanda ciddi sorunlar bizi bekliyor. Hiç kuşkusuz spor arenasında aşılması gereken sıkıntılar mevcut, özelikle futbolda yaşanan kaosun bir an önce yerini güzelliklere bırakması gerekiyor. Bunun o kadar kolay olmadığı da açık ve net. Bu problemlerle de uzun süre yaşamak mümkün değil. Mutlaka bir çözümünü bulmak mecburiyetindeyiz.

Futbola, Ankara ölçeğinde baktığımız zaman da durum hiç parlak değil. Özelikle Ankaragücü’nün yaşadıklarını anlatabilmek mümkün değil. Tam bir dibe vurmuşluğa tanıklık ediyoruz. Bir kulüp bundan daha kötü acaba nasıl olur? Her şey Arap saçına dönmüş durumda. 102 yıllık Asırlık Çınar’ın geleceği çok ciddi tehdit altında. Ankaragücü’nün bu hale nasıl geldiğini en başta Cemal Aydın olmak kaydıyla çok kısa başkanlık koltuğuna oturan Serdar Özersin, iki kez bu onurlu görevi üstlenen Cengiz Topel Yıldırım ve Ahmet Gökçek ve de 40 günlük icranın başı olan Sami Altınyuva kadar hiç kimsenin bilmesi mümkün değil. Artık bu beş isim, belge ve bilgilerle bu kaosa son vermek mecburiyetindedirler.

Bu güne açıklamalarını yazılı, görsel ve internet siteleri üzerinden yaptılar. Bu yönetimi iki yıldır yoğun bir şekilde kullandılar. Korkunç bir bilgi kirliliği var. İddialarının çok azını yargıya taşıdılar. Ortada dünyanın en bilgili hukukçusunun, en deneyimli mali müşavirinin bile içinden çıkmayacağı bir tablo mevcut. Kaldı ki, hiçbir karşılık beklemeden bu takıma gönül veren, yaz kış, yağmur çamur demeden peşinden koşan saf tertemiz Ankaragücü sevdalarının bu karma karışıklığı yorumlama imkanı asla mümkün değil. Ankaragücü’nde “sözün bittiği yer” denilen zaman gelmiş çatmıştır.

Hiç kimse kendini kardırmasın. Ankaragücü çöküyor. Her çöküşün mutlaka bir yükselişi olacaktır. Ankaragücü bu günleri mutlaka atlatacaktır. Ankaragücü’nün önünde şimdi tarihi bir fırsat var. 14 Ocak 2012 tarihinde yapılacak Olağan Genel Kurul, bu zor günleri aşmak için biçilmiş kaftandır. Bu şansı Ankaragücü en iyi şekilde değerlendirmelidir.

Ankaragücü tarihinde hiç bu kadar önemli bir genel kurul yapmadı. Bu kongreye, Ankaragücü’ne hizmet eden, bu kulüpte emeği olan herkes katılmalı. O gün geldiğinde özellikle başkanlar, Cemal Aydın, Serdar Özersin, Cengiz Topel Yıldırım, Ahmet Gökçek ve Sami Altınyuva bilgi ve belgelerle genel kurula bildikleri her şeyi anlatmak mecburiyetindedirler. Bugüne kadar medya üzerinden yaptığınız mücadelenizi en yetkili organ olan genel kurula anlatın. Kim haklı kim haksız genel kurul kararı versin. Sadece bu isimler değil, son iki yılda yaşananlara tanıklık eden, yöneticilik yapan, bildiği bir şeyi olanlar da belgesiyle yaşananları ortaya koymalıdır.

Bu kongre için tüm önlemler alınmalı. Hazırlıklar kusursuz yapılmalı. Gerekirse bu toplantı Ankara ve Atatürk spor salonlarından birinde yapılmalı. Artık sözün bittiği yer geldi çattı.