G.BİRLİĞİ TROND SOLLİED'İN PEŞİNDE

Gençlerbirliği'nde İlhan Cavcav gelecek sezon ekibini geçen sezon Ankaragücü'ne gelmesi gündeme gelen Trond Solleid'e emanet etmek için harekete geçti.

Gençlerbirliği'nin bir dönem Belçika'dan getirdiği futbolcuların menajerliğini yaptığı Bekir Tetik'e Trond Sollied ile anlaşmak için yetki verdiği öğrenildi.

Trond Sollied ile görüşmelerin sürdüğü ve lig bitimine kadar pazarlıkların sonuçlanacağı öğrenildi.

Mustafa Kaplan hayal kırıklığı yaşadı

Bu arada gelecek sezon takımın başında kalmayı hayal eden Mustafa Kaplan'ın gizli yürütülen bu çalışmalardan haberi olması üzerine büyük bir hayal kırıklığı yaşadığı öğrenildi. 

Bu arada Gençlerbirliği Sollied ile 2007 yılında yine masaya oturmuş ve anlaşma sağlanmış ancak çıkan sorun nedeniyle sözleşme imzalanmamıştı.

Klasspor Özel Haber

Trond Sollied kimdir?

Lambuja'dan kopya çekmek - 3: Trond Sollied

Şefin son tavsiyesi ise kuzeyden, soğuk yerlerden bir adam, Norveçli Trond Sollied.

Nisan sonunda 52 yaşını bitirecek bu kuzeyin sarışın olmayan İskandinavı Trond Sollied de futboldan gelme bir isim. Mo takımında başlayan kariyeri Norveç'ın adı bilindik takımlarıyla sürmüş; Valerenga, Rosenborg ve Bodo Glimt. Futbolculuğunda savunma oyuncusu olan Sollied'in teknik direktörlüğe geçişi Bodo'daki son sezonunda oyuncu-menejerlikle başlamış.

Buna başladığı sezonda takımı ikinci ligden birinci lige şampiyon olarak çıkartmayı başarmış. Çıktıkları ilk sezonda hiç vakit kaybetmeden ligi ikinci bitirip bir de üstüne Norveç Kupası'nı kazanınca oynamayı tamamen bırakıp kendini hocalığa vermiş.

'96 senesinde kulüp yöneticileri ve oyuncularla fikir ayrılığına düşünce yollarını Bodo'yla ayıran Sollied'e kapılarını açan yine Norveç'in Rosenborg kulübü olmuş. "Hocalıktan inmem" demeyip Nils Arne Eggen'in yardımcılığına soyunan Sollied bir sonraki sezonda Eggen'in bir yıllığına kenara çekilmesiyle kendini yeniden direksiyonda bulmuş ve Rosenborg bir önceki sezonda olduğu gibi bu sezonda da ligi şampiyon bitirmeyi başarmış.

Bu noktada Sollied de tebdil-i mekanda ferahlık arayıp Belçika yolunu tutmuş. Yola Gent'le çıkan Norveçli Belçika kulübünde geçirdiği bir sezonda 34 maçta 63 puanla takımını üçüncü yapmayı başarmış. Ondan önceki üç sezonda sırasıyla ondördüncü, sekizinci ve sekizinci olduğunu belirtelim Gent'in. Bu performansıyla Club Brugge'ün dikkatini çeken karizmatik teknik adam Brugge'e de ilk sezonunda ikinciliği tekrarlatmayı başarmış. Bu arada bıraktığı Gent'in de beşinciliğe gerilediğini belirtelim.

2001-02 sezonunda yine ikinci, 2002-03 sezonunda şampiyon, 2003-04 sezonunda yeniden ikinci ve 2004-05 sezonunda yeniden şampiyon olmayı başaran Norveçli teknik adam Belçika macerasına heyecanlı bir ara vermeye karar vermiş olmalı ki Yunanistan'ın yolunu tutmuş. Brugge'da geçirdiği dönemde Norveç milli takımıyla da adının anıldığını ancak milli takımı kulüp takımıyla birlikte yönetme isteğinin Norveç Futbol Federasyonu tarafından kabul görmemesi nedeniyle bunun gerçekleşemediğini de belirtelim.

Belçika gibi nispeten sakin bir ligden, sezon içinde en az iki üç kez teknik direktör değiştirmezse rahat edemeyen Olympiakos'un başına geçen Sollied, hemen ilk sezonunda hem ligi hem kupayı kazanarak kelleyi kurtarmış. Ancak onun da sonu Ramalho'nunkinin Avrupa versiyonu olmuş ve Olympiakos'la hem ligi hem kupayı aldığı sezon üç farklı ülkede şampiyonluk yaşamayı başarmış teknik direktör olarak UEFA'nın teknik direktörler listesinde kendini dokuzunculuğa çıkartabilmişken, Olympiakos'la Şampiyonlar Ligi'nde iki sezon üst üste grubu sonuncu bitirince Aralık 2006'da kapının önüne konmuş.

Şampiyonlar Ligi'nde sonuncusu olduğu gruplardaki rakipleri ise ilk sene Lyon, Real Madrid ve Rosenborg, ikinci sene ise Valencia, Roma ve Shakhtar Donestk'miş.

Yokluğunda onunla gelen çıkışı lig pozisyonununu aşağı yukarı koruyarak geçiren Gent'e geri dönen Sollied 2007-08 sezonunda takımının altıncılığına şahit olmuş. Buradan Hollanda yolunu tutup Heerenveen'in başına geçen Norveçli bu takımda da uzun kalmamış. Mavi-beyazlılarla kupayı kazanarak UEFA Europa Leauge'e katılım hakkı kazanmasına rağmen bunun keyfini sürmeyi selefi Jan Everse'e bırakmış ve bu yazı üçlemesindeki her hocanın yaptığı gibi enteresan bir seçimle Mısır'ın yolunu tutmuş.

Al-Ahly'deki kariyerinden bahsetmek zor. Dört maç sonunda kapıyı gören Sollied'in adı geçtiğimiz sezonun başlarında Ankaragücü'yle de anılmıştı. Neyse ki gelmedi!

Tarzı ise oyunculuk dönemindeki mevkisiyle örtüşmüyor, ofansif bir 4-3-3 oynatmayı tercih eden Norveçli alan kapatan dörtlü bir savunmanın önünde sarkık bir orta saha, önünde iki orta saha daha, ofansif iki kanat ve güçlü bir forvet oynatmayı seçiyor.

Özetle, Sollied özelinde de manzaraya bir iki adım geri atıp geniş açıyla bakınca, ilk yazıda sözü edilen profile Sollied'in de cuk oturduğunu söylemek çok kolay.

Kaynak: http://cizgiden-cikaran.blogspot.com/