GENÇLERBİRLİĞİ'NİN 20'LİK EMEKTARLARI

Spor Toto Süper Lig takımlarından Gençlerbirliği'nin 20 yaşındaki oyuncularından Soner 2002, Özkan ise 1999 yılından beri kırmızı-siyahlı formayı giyiyor.

Futbola başkent ekibinde başlayan Özkan ve Soner, uzun yıllardır kırmızı-siyahlı takımın başarısı için ter döküyor. Çocuk yaşta geldikleri Gençlerbirliği'nde gösterdikleri başarılı performansla (A) takıma kadar yükselen Soner ve Özkan, ayrı karşılaşmalarda da ilk kez A takım formasını Gaziantepspor'a karşı giydiler.

Bu arada Ankara'nın Mamak ilçesinde doğan çocukluk arkadaşlarının, halen saha dışında da yedikleri-içtikleri ayrı gitmiyor. A takıma kadar yükselerek, çocukluk yıllarında hayalini kurdukları hedefi yakaladıkları için mutlu olduklarını söyleyen ikili, Türkiye'nin en köklü kulüplerinden biri olan Gençlerbirliği'nin her kategorideki takımında forma giydi. A takıma kadar yükselen ikilinin hedefi ise A Milli Takım'da da birlikte forma giymek.

SONER: ''BU KULÜP BANA ÇOK ŞEY KATTI''

Gençlerbirliği'nin genç yıldızı Soner, 9 senedir kırmızı-siyahlı takım için ter döktüğünü kaydederek, ''Burada gösterdiğim performansla 70 kez milli takıma çağrıldım. Bugünlere gelmemde emeği geçen altyapı antrenörleri Necati Dedekargınoğlu, Veyis Kamber ve kaybettiğimiz Ali Ahmet Canatan'a minnettarım'' dedi.

Kırmızı-siyahlı kulüpteki ilk yıllarında kendisine Tarık Daşgün'ü örnek aldığını söyleyen Soner, ayrıca bir dönem Gençlerbirliği forması giyen Avustralyalı Nick Carle'nin futbol tarzını da maçlarda dikkatle izlediğini ifade etti.

Kendisini A takıma çıkaran Samet Aybaba'ya da teşekkür etmeyi de unutmayan genç futbolcu, A takım formasıyla ilk golünü bu sezonun ilk yarısında serbest vuruştan Sivasspor'a attı. Bu gol aynı zamanda Soner'in A takım formasıyla attığı ilk goldü ve genç golcü o karşılaşmada giydiği ayakkabıyı bir daha giymeyerek, uğur olarak sakladı.

Kulüp Başkanı İlhan Cavcav'ın çok önemli bir spor adamı olduğunu ifade eden Soner, ''Sayın başkanımız, yıllardır futbolun içinde ve gençlere destek veriyor'' dedi. Tecrübeli başkanın kendisi üzerindeki emeğinin çok büyük olduğunu kaydeden Soner, İlhan Cavcav'ın hakkını hiçbir zaman ödemeyeceğini belirterek, sözlerini tamamladı.

ÖZKAN: ''SOKAKTA DA KALECİYDİM''

Başkent ekibinin genç file bekçisi Özkan ise, çocukken yaşadıkları mahallede oynadıkları maçlarda da kaleci olduğunu kaydederek, ''Sokakta da kaleciydim. Nedendir bilmem, kaleyi korumayı seviyorum'' dedi.

Gençlerbirliği serüveninin 8 yaşındayken babası tarafından paralı yaz futbol okuluna kaydettirmesiyle başladığını belirten Özkan ise şunları söyledi:

''Babamla geldik ve o gün bu gün buradayım. Mutluyum. Burası bir aile ve insana değer veriliyor. Futbola burada başladığım ve bu ailenin bir ferdi olduğum için hep gurur duyacağım. İyi ki babam beni Gençlerbirliği'ne getirmiş. Geldiğimde Patrick Nijs kaleyi koruyordu. Fırsat buldukça onu izlerdim. Alt yapıdayken maçlara top toplamaya gittiğimizde Serdar ağabeyi izlerdim. Genç ve yetenekliydi, en az onun kadar iyi kaleci olmalıyım derdim kendime, ona özenirdim. Şimdi kendisiyle beraberiz, inanılmaz bir profesyonel. Serdar ağabeyi örnek alıyorum. Onun kadar profesyonel olmalıyım.''

Özkan, Gençlerbirliği'nde A takım formasını kendisine ilk kez veren teknik direktör Thomas Doll'e ve Alman teknik adamın teknik heyetinde kaleci antrenörü olarak görev yapan Levent Zorluer'e minnettar olduğunu sözlerine ekledi.

Milli takım formasını şu ana kadar 10 kez giyen Özkan, 12 yaşındayken Fransa'da düzenlenen uluslararası Danone Kupası'nda turnuvanın en iyi kalecisi seçildi.