400 DELEGEYİ YUTTURAMADILAR...

Ankaragücü'nde mahkeme sonucu Ahmet Gökçek yönetiminin yok hükmünde sayılması üzerine eski başkan Cengiz Topel Yıldırım ve kendisine yönelik yapılan suçlamalara karşı Ankaragücü Onursal Başkanı Cemal Aydın sessizliğini DHA'ya bozdu ve ilk defa belgelerle ve detaylı bir şekilde birbirinden çarpıçı açıklamalarda bulundu.

Ahmet Gökçek ve yönetiminin 400 kişiyi üye olarak kaydetme sebebini baştan beri anlayamadığını vurgulayarak sözlerine başlayan Ankaragücü Onursal Başkanı Cemal Aydın, böyle bir şeyin imkansız olduğunu tane tane konuştuklarını belirterek, "Ama o andan itibaren yönetim kendilerinde olduğu için her yıl %5 üye kaydını kendi düşündükleri üyelerden yapabileceklerdi. Türk hukukun içinde bunları yer almadığını tek tek anlattım. O kongrede yapılan %5 üye kaydının geçici olarak nasıl yapılabileceğini yazıp Melih Gökçek'in eline verdim. Bunun dışında bir yol olmadığını söyledim. Kendisi bize 32 kişilik listeyi verdi ve önerge olarak bu liste oylandı. Benim verdiğim önergedeki geçici maddeyi kendi hukukçularıyla çalıştıysa da birşey fayda etmediğini gördü. Bu 32 kişi o gün ki yönetim, denetim ve onur kuruluna seçilecek kişilerdir. Bazıları asil üye bazıları de yedek üye olarak seçildi. Kongre 32 kişinin göreve gelmesi için seçim yapmış. Güzel de bir protokol yapmıştık ve herkesin yapacağı şey belliydi. Sen bu protokole uymazsan geçici maddeyi değiştirip öyle bir madde düzenliyorsunki 100 yıllık Ankaragücü'ne kendi adamlarınızı getireceksiniz. Kendisiyle hiç alakası olmayan insanların üyeliğini kabul eder mi Ankaragücü. 1 ay aradan sonra valiliğe kongre tutanağını verirken 400 kişiyi üye yapıyorsunuz. Yaptığınız şeyler hukuksal oluyor ama dava açanlar ihanet etmiş oluyor. Ben kongreye gitmedim, önergeyi yazmadım. Siz geçici maddeyi kendinize göre değiştirirseniz bu 32 kişi de gitmiş olur" ifadelerini kullandı.

"2 DENETLEME KURULU ÜYESİ DAVA AÇTIĞI İÇİN KONGRE İPTAL OLDU"

Ahmet Gökçek yönetimi tarafından eski başkan Cengiz Topel Yıldırım ile birlikte tezgah kurmakla suçlanan onursal başkan Cemal Aydın, "400 kişiyi kendilerine göre yasa ve tüzük dinlemeyerek üye yapmışlar. Benim adımı her yerde kullanıyorlar çünkü prim getiriyor. Benimle birlikte Cengiz Topel Yıldırım da 400 kişinin üye olamayacağını dile getiren insanlardan olduğu için tezgah hazırladı diyorlar. Önce davayı kimin açtığına bakmak lazım. 25 Asliye Hukuk mahkemesinde 4 kişinin dosyası var. Bunlardan 2'si kongrede seçilen denetim kurulu üyelerinden 2'si. Denetim kurulu üyelerini kapıdan kovacaksın, 1 kişinin imzası ile kendini ibra edeceksin. Herkesin atladığı birşey var. Ankaragücü kamu yararına dernektir. Kamu yararına derneğin denetçileri denetleme görevi yapamıyorsa dava açmaktan başka ne yapabilir. Kongre bu sebepten dolayı iptal oldu. Denetçi zaten kendisi sorumlu olduğu için dava açmak zorunda. Biz bu evrakları yetiştiremedik onun için bir daha ki kongreye yetiştireceğiz. Ben oyun oynamadım, genel kurula da katılmadım. Benim yazdığım önergelerin hiçbirini yerine getirmediler. Biz konuşurken asaletimize uygun konuşuyoruz ama bir belediye başkanının da çıkıp "Cemal Aydın bize bunları telkin etti ama biz hukukçu kadromuz ile böyle uygun gördük" diyebilmeli. Ankaragücü başkanlık koltuğunda kim oturursa otursun Melih Gökçek'in duruma el koymak gibi bir zorunluluğu var. Ama çıkıp Ankaragücü düşer diyor. TFF'nin, Ankara Valisinin, Ankaralıların görevi de başladı. Siyasi ortamın gergin olduğu bir durumda çok fazla konuşmak doğru olmaz. 6 aydır yapılan hataların görüşmesini yaptığım için içim rahat. Spor bakanında başlayarak kime ne anlatmam gerekiyorsa anlattım. Ben bugünlerin olacağını biliyordum. Denetçiler bu belgeleri ezbere bilirler. Aslına baktığınızda 6. madde A-B-C fıkralarından ibarettir. Ama kendi hazırladıkları belgelerde bu maddeler yok. Bu belgeler karşılaştırıldığında hükümlerin geçersiz olduğu anlaşılıyor. İnsanlar bunları bilmediği için özetle bu kadar anlatabilirim ama isterlerse çok geniş açıklama da yaparım" dedi.

"AHMET GÖKÇEK BAZI KONULARI BİLMİYORSA DANIŞMAN TUTUP ONDAN ÖĞRENSİN"

Ankaragücü'nün bu süreçten itibaren ne durumlarla karşılaşabileceği konusuna değinen Cemal Aydın, "Bazı şeyleri anlatmak için hukukçu olmaya gerek yok. Bir kulüp başkanının konuşmasını dinledim akşam ve üzüldüm. Kendin bazı şeyleri bilmiyorsan kendine bir danışman tut ve ondan öğren. "Biz 33 trilyon verdik kulübe ama ya kulüp elimizden giderse" diyor bir kulüp başkanı. "Biz futbolcuların paralarını ödemiyoruz" diyor. Eğer sen futbolcuların parasını ödemiyorsan görevini ihmal etmişsin. Bir de ne olur ne olmaz diyerek paralarını garanti altına almaya çalışıyor. Ayın 20'sinden sonra futbolcular serbest kalır, takım da küme düşer diyor kulüp başkanı ve babası. Bundan kim mutlu olacak. Kamu yararına derneğin ne olduğunu hala anlayamamışlar. Her türlü denetime tabi tutulursun. Sen kasıtlı olarak takımın içini boşaltırsan ve bizden sonra ne olursa olsun dersen olmaz. Ben ayrıldıktan sonra benim üzerimden yöneticilik yapıyorlar ve borçları ödemiyorlar diyorum ama kimseye anlatamadım. Hala dün bir yönetici çıkıp diyorki "Cemal Aydın ile Cengiz Topel Yıldırım'ın temliği". İcra ile temlik arasındaki farkı da anlayamamışlar bunlar. Ben temlik koymadığım halde koydu dediler ve hesabımı veremiyorum. Ortada bir temlik varsa çıkarsınlar. 12 sene başkanlık yaptıktan sonra şapkamı aldım ve çıktım. Ben ticari hayatım tehlikeye girmesin diye ödeme yapıyorum onlar da bundan zevk alıyor. Cengiz Topel Yıldırım bunlara kulübü bırakıyor. Akabinde kulübün demirbaşı olan masamı bile gelip aldılar" şeklinde konuştu.

"400 DELEGEYİ GENEL KURULA YUTTURURUM DİYE DÜŞÜNDÜLER AMA YUTTURAMADILAR"

Ankaragücü ile Bursaspor'un mahkemeleri arasında çok fark olduğunu hatırlatan Cemal Aydın, "Hukukçu olarak şunları anlatıyım. Mahkemenin gerekçesini görmek lazım. Bu olayla Bursaspor kongresini karıştırmamak lazım. İkisi arasında çok fark var. Orada oy kullanamadık diye dava açılıyor. Oy kullansalar bile sonuç değişmiyor ve buna rağmen tüzük ihlali olduğu için mahkemek iptal ediyor. Bizimkinde ise kongre, yönetim ve seçilmişler yok diyor. Bunları tasarrufları yok diyor ise yapılacak işlem taraflardan birinin sulh hukuk mahkemesine giderek kayyum tayini istemesi. Herşeyi yok sayarak kayyumun görevini divan yapabilir. Bunları ince noktalarına kadar kararda görmek lazım. O gün ki başkan açılış konuşmasını yapmış, divan kurulu seçilmiş. Genel kurul divana da geri gelebilir. Kendi kendilerine "Biz kaçıyoruz, Cemal Aydın'ı kayyum tayin edin." diyorlar. Siz kimsiniz ki beni kayyuma tayin ettirmek istiyorsunuz. Ben giderken kulübün borcu 6 trilyondu, geliri 11 trilyondu. Elde var artı 5 trilyon. 18 kulüplü süper ligde 13 tane takım küme düşmüş her türlü imkanları olmasına rağmen. Bu garip ise arkadaşlarıyla birlikte 12 yıl 8 ay aslanlar gibi haysiyetiyle, şerefiyle mücadele etmiş. 1 lira bile vergi borcu olmadan hem de. Ben ayrılırken 1 trilyon param vardı. Eğer kulübü 100. yılına layık bir şekilde yönetirseniz bu parayı da kulübe armağan edeceğiz. Oysa ki kimseyi tanımayız derseniz ortaya bu sonuçlar çıkar. Mahkeme kararına herkesin saygı duyması gerekirken bu insanlar bu kararı doğru bulmuyor. Cemal Aydın'ın yazdığı önergenin nasıl olacağını anlattım ama bunu ne yazık ki kendilerine göre düzeltmişler. Öbür türlü koyup ta 400 kişiyi genel kurula yuttururum diye düşündün ama yutturamadın. Eğer denetçiler dava açmasaydı o denetçileri ben şikayet eder ve onlara dava açardım" dedi.

"ANKARAGÜCÜ KÜME DÜŞERSE SOKAKTAKİ VATANDAŞ BİLE BUNUN HESABINI SORAR"

Mevcut yönetimin transfer yapmaması ve kulübün kümeye düşmesi durumunda çok ağır hesaplar vereceklerini ifade eden onursal başkan Cemal Aydın, "Mahkeme kararı çıkana kadar mevcut arkadaşlar buranın bir kamu yararına dernek olduğunu bilecekler. Kamu yararına derneğe ve yöneticileri açıp okuyacaklar. Çekip giderek kulübü çıkmaza bırakırlarsa sokaktaki vatandaş bile bunlara dava açabilir. Eğer transfer yapmazlarsa ve ve kulüp küme düşerse sana hesap sorarlar. Bırakıp gitmek kolay değil. Ankaragücü camiası kendisine görev düştüğü taktirde bu durumu alıp omuzlar ama hesabını çok kötü sorar" diye konuştu.

"AMACIM BAĞCIYI DÖVMEK DEĞİL, ÜZÜMÜ OLGUNLAŞTIRMAK"

Son söz olarak ise Aydın, "Bunlar söylerken maksadım bağcıyı dövmek değil, üzümü olgunlaştırmak. Ankaragücü'nün hiçbir kademesinde görev almayacağım. Herkesin kanun önünde eşit olduğunu ve yargı kararlarına saygı duyması gerektiğini söylemek isterim" dedi.

• holigan.com.tr