Karpuzu top sananlar Ümit Özat'ı eleştirmesin

Site İçi Arama


KARPUZU TOP SANANLAR ÜMİT ÖZAT'I ELEŞTİRMESİN

Karpuzu top sananlar Ümit Özat'ı eleştirmesin

Ankaragücü Yöneticisi Faruk Mangırcı, Sarı-Lacivertli ekibin genç Teknik Direktörü Ümit Özat’ı eleştirenlere sert çıktı.

19128 Okunma

Ankaragücü Yöneticisi Faruk Mangırcı, Sarı-Lacivertli ekibin genç Teknik Direktörü Ümit Özat’ı eleştirenlere sert çıktı.

KLASSPOR’un sorularını yanıtlayan Mangırcı, Özat’a sahip çıkarak, “Karpuz görse top zannedenler, Ümit Özat’ı tartışmasın, işine gücüne baksın” dedi. İşte, Faruk Mangırcı’ya yönelttiğimiz sorular ve yanıtları:

- 100. yıl öncesinde verilen bazı sözler neden tutulamadı? Özellikle transferde neden vaatler yerine getirilemedi?

Ankaragücü’nde yönetim olarak verilen sözlerin tutulmadığına dair iddiaları ciddiye bile almıyoruz. Başta herkesin bildiği gibi büyük bir Ankaragücü sevdalısı Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek Bey olmak üzere tüm Ankaragücü yönetimi Ankaragücü taraftarını mutlu edecek bir takım oluşturmak üzere büyük çaba harcadı. Yönetim kurulumuzdan arkadaşlarımızın büyük fedakârlıklarıyla çok çalkantılı geçen bir dönemden sonra özellikle futbol takımımızda huzurlu bir ortam oluşturuldu. Hiç kimsenin elinde sihirli değnek yoktur. Türk futbolunun temel sorunları bellidir. Bir günde çözülecek kadar basit olsaydı bu sorunlar zaten adına sorun denmezdi. Yönetimimiz ne dediyse arkasındadır ve zaman içerisinde verilen sözler tutulur, bundan kimsenin şüphesi olmasın.

- Şampiyonluğa oynayacak takım oluşturulamadı. Ankaragücü, bu sezonu kaçıcı sırada bitirirse başarılı olmuş sayılmalı?

Lig’de şu ya da bu sırada olmak bugün için önemli değildir. Öncelik Ankaragücü’nü kurumsallaştırmak ve sırayla bütün branşlarda başarılı olmak, Ankaragücü’nün adını layık olduğu yere taşımaktır. Başarı öyle çok kolay elde edilmez. Uzun ve meşakkatli süreçler gerektiren bu yolda yönetimimiz Büyükşehir Belediye Başkanımız Melih Gökçek’in de desteğiyle Saray Tesisleri’ne geçerek önemli bir adım atmıştır. Bakın Türk futbolundaki gelişmenin işaret fişekleri rahmetli Özal’ın döneminde atılmış, tesisleşmeyle birlikte Türk futbolu altyapı sorununu aşarak başarılı sonuçlar almaya başlamıştır. Tesis her kulüp için çok önemlidir ve bugün Ankaragücü’nün her kulüp tarafından kıskanılan tesisleri vardır. Bununla birlikte başarının önündeki diğer etkenlerde birer birer kaldırıldığı zaman arzulanan başarıya ulaşılır ancak bunlar hem zaman hem maddi hem manevi fedakârlık istemektedir. Önemli olan sportif başarının yanında Türk futboluna da hizmet etmektir ki. Özellikle altyapıya verdiğimiz önem ortadadır. Türk futbolunda altyapıdan yetişen futbolcu neredeyse yok gibiyken Ankaragücü çok değişik yaş gruplarında başarılı olan altyapı takımlarına sahiptir. Önümüzdeki yıllarda bu altyapıdan gelecek futbolcularla transferlere harcanan paralar kulüpte kalacak ve kulüp ciddi transfer yüklerinden kurtulacaktır. Sorunuza gelince Ankaragücü her maça üç puan hedefiyle çıkar. Ankaragücü’nün hedefi her maçtan üç puan almaktır. Bu durumda eli kalem tutan herkes hedefin ne olduğunu gayet iyi anlar. Ama futbolda her türlü skor vardır. Her türlü faktör etkindir. Çok iyi takım kurarsınız, birlik beraberlik üst seviyededir. Kolej havası içinde bir takım oluşturmuşsunuzdur. Fakat değişik etkenler çok farklı alacağınız bir maçı kaybetmenize sebep olur. İşte bu nedenlerle ligde şu sıra başarıdır ya da başarısızlıktır demek yanlıştır. Bakınız Sivasspor örneğine; Sivasspor şampiyonluk kovaladı ama ertesi yıl Bursaspor şampiyon oldu. Bursaspor’un şampiyonluğunda Sivasspor’un mental katkısını unutmamak lazım. Futbolda başarı salt skor-gol değildir. Ve Türk futboluna ağırlığını koymak belki birkaç yıl alacaktır. Ama önemli olan bu azim ve kararlılıktır.

- Ankaragücü neden 100 yılda açılış yapmadı?

100. yıl ile ilgili yönetimimiz ve icra kurulumuzda değişik çalışmalar yapılıyor. Ankaragücü’ne yakışır bir 100. yıl kutlaması yapmak üzere hazırlıklarımız sürüyor. 100. yıl kutlamalarıyla ilgili olarak herkesin bir şeyler söylemesinin açıkçası çok anlamsız olduğunu düşünüyorum. Kutlama demek illaki tek bir günde yapılmaz. Gereken yapılır taraftar ve taraftar olmayanlar merak etmesin Ankaragücü her ortamda layıkıyla temsil edilir.

- Ankaragücü’nün borcu konusu uzun süredir konuşuluyor. Mesela siz 24 milyon dediniz sonra kongrede 48 milyon olarak açıklandı. Bu borcun aslı nedir?

Evet bu borç meselesine bir açıklık getirmek lazım. Eski başkanlar zaman zaman açıklama yapıyor ve Ankaragücü’nün Ahmet Gökçek yönetimine geçtiğinde 5-6 trilyon borcunun olduğunu söyleyerek sanki Gökçek yönetiminin kulübü batırdığını ima etmeye çalışıyorlardı.

30 Ağustos 2009 tarihi itibariyle kulübün borçlarının 24 trilyon 300 milyar olduğunu açıkladık ki bu doğrudur. Yani Cengiz Topel Yıldırım yönetimi kulübü 30 Ağustos’ta devrederken 24 trilyon 300 milyar gibi bir rakamla devretti. Öncelikle bunu not düşmek lazım. Tabii bu işin bir de sonrası var. Çifte hesaplar, karışık kayıtlar, kayıtlarda olmayan borçlar. Üst üste gelen icralar vs... Sonuçta geçen yarıyılda yapılan transferler ve bu yılki transferlerle doğaldır ki kulüp harcamalar yaptı. Ama önemli olan yapılan transferlerdeki kalite ve isabettir.

Hatırlayın her yıl küme düştü düşmedi denilen takım geçen yıl ligin bitmesine beş hafta kala ligde kalmayı garantilemiş ve taraftarlarına geçiş dönemi olmasına rağmen rahat bir nefes aldırmıştır.

Esas olan bundan sonrasıdır. Zira o dönem kulüp inanılmaz çalkantılı bir dönem geçirdi.

- Ankaragücü daha ne kadar borç konuşacak? Yani borçlar ne zaman bitecek?

Borç ne zaman biter diyorsunuz, aslında bu gelir gider dengenizle ilgilidir. Hedefleriniz büyükse ve gelirleriniz küçükse doğal olarak borçlanma kaçınılmazdır. Ama önemli olan borçlanabilme kabiliyetinizin olmasıdır. Zira zaman içinde doğru yönetimle bu borçlar eritilir, kulübe sağlam gelir kaynakları temin edilir ve özellikle altyapıya verilen önemle altyapıdan gelen futbolcular takıma monte edilebilirse doğal olarak büyük gider kalemi olan transfer harcamaları azalır ve sorun yavaş yavaş hallolur.

- “Ankaragücü’nde yalan rüzgarları” olduğu iddia ediliyor… Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Ankaragücü’nde yalan rüzgârı diye bir şey uydurulmuş. Bazı hedefler koymak başka bir şeydir, hayallerle taraftarı seyirciyi uyutmaya çalışmak başka bir şeydir. Kötü niyetli bir takım eski yöneticiler, hala kulüp üzerinden reklam yapmaya gayret edenler sürekli Ankaragücü adını kullanarak gündemde kalmaya çalışıyor. Yönetimimizi karalayarak kendilerine rant elde etme gayretindeler. Tabii bir de buna alet olan medya mensupları var. Ve incir çekirdeğini doldurmayacak konularda yazılar kaleme alarak taraftarları yönetimimize karşı cephe aldırmaya çalışıyorlar. Ortada asla yalan yok ama kimi gecikmeler olur, yanlış anlaşılmalar olur ama yalan olmaz. Bu yapılan haberler, kaleme alınan yazılar yönetimimize haksızlıktır. Elini vicdanına koyan izan sahibi herkes bilir ki, Ankaragücü yönetimleri tarih boyunca böyle transferler gerçekleştirmemiş, kulübe atılım yaptırmamıştır.

- Ankaragücü gün geçtikçe taraftardan, medyadan kopuyor, içine kapanıyor. Bu hafta tüm antrenmanları basına kapalı yaptı. Basına niye bu kadar kısıtlama getiriliyor? Basın sağlıklı bilgi almazsa, duyduklarını yazar, yanlış da olabilir. Kulüpten sağlıklı haber akışı için basın mensupları ile yapılacak bir toplantı, bu yanlış bilgilerin ve sorunların giderilmesini sağlamaz mı?

Basına kısıtlama getirildiği, kulübün içine kapandığı gibi sözler gerçeği yansıtmıyor. Kulüp niye içine kapansın, niye basına kısıtlama getirilsin, bundan kimin ne menfaati olur? Biz yönetim olarak iletişimin kurumsal başarının önemli ayaklarından biri olduğuna eminiz. Bu nedenle zaten gerekli hallerde yönetici arkadaşımız, basın sözcümüz Avni Kavlak bey ve Genel Menejer arkadaşımız Ender Yurtgüven kamuoyunu bilgilendiriyor. Kulüp içine kapandı gibi sözler asla ve kat’a gerçeği yansıtmıyor olsa olsa yönetimimize haksızlık ediliyor.

- Ankaragücü yönetiminde bir dağınıklık olduğu iddiaları var. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?

Bu soru, akıl alır gibi değil. Bu soruya açıkçası anlam veremedim. Yönetimimiz başta Yönetim Kurulu Başkanımız Ahmet Gökçek olmak üzere birlik ve beraberlik havası içinde Ankaragücü’nü başarıdan başarıya koşturmak için el birliğiyle çalışmaktadır. Yönetim Kurulu üye sayımız malumunuz 33’tür. Her bir alanda en az iki yönetici arkadaşımız görevlidir. Bu nedenle zaman zaman toplantılarda 33 üye bir araya gelmemektedir ama diğer kulüplerin yönetici sayıları dikkate alındığında en az iki yönetim kurulu oluşturacak kadar sayıda yönetim kurulu toplantılarını gerçekleştirmekteyiz. Ayrıca kulübümüzün hızlı karar alması ve acil yapılması gereken işler için yetkili olan icra kurulu vardır ve bu kurulu oluşturan 7 yönetici arkadaşımız, neredeyse her gün bir araya gelerek kulübümüzle ilgili olarak çalışmalar yapmaktadır. 33 yönetici arkadaşımızın olması bizim için bir zenginliktir. Her biri kendi alanında kendini kabul ettirmiş, tecrübesiyle, birikimiyle kulübümüze katkı veren 33 arkadaşımız kulübümüz için bir zenginliktir ve dağınıklık olduğu iddiaları yönetimimizin birlik-beraberlik ortamını çekemeyenlerin ortaya attığı aslı olmayan iddialardır.

- Teknik Direktör Ümit Özat’tan memnuniyetsizlik olduğu ve Kasımpaşa maçının kaybedilmesi halinde yolların ayrılacağı iddia ediliyor. Bu iddiaların doğruluk derecesi nedir?

Futboldan anlayanlar bilir ki, Ümit Özat ismini tartışmak, hem Türk futboluna hem kulübümüze hem de Türk futboluna büyük emekler veren Ümit Özat kardeşimize saygısızlıktır.

Hepimizin malumudur. Türk insanı 3S’leri iyi bildiğini sanır. Spor, siyaset ve seks...

Spor deyince de zaten akla ilk gen futboldur. İnsanımız siyaset ve seks konusunda da maşallah oldukça uzmandır.

Hoş bu konuları ne kadar bildiği de tartışılır ya.

İki kişi biraraya gelince ya siyaset konuşulur ya kadın-kız ya da futbol.

İşte böyle uzmanlaşmış insanımız oturup Ümit Özat’ı tartışmaktadır.

Açıkçası bu tartışmayı kimlerin çıkarttığı, kimlerin ateşlediği kulüp kamuoyumuzca aleni bilinmektedir.

Maksat takımı içinden dinamitlemek ve başarıya engel olmaktır.

Yıllarca Türk Milli takımının kaptanlığını yapan Ümit Özat’ı tartışmak olsa olsa manavlarda gördükleri karpuzu futbol topu zannedenlerin yapacağı bir iştir.. Hayatında futbol oynamamış, taktiği, stratejiyi, oyunu , antrenmanı, maçı bilmeyen sadece televizyondan ya da stadyumdan maç izleyenler oturup işine gücüne baksın.

Ümit Özat’ın futbolculuğu tartışılmaz, başarıları ortadadır ama çok mu iyi antrenördür?

Açıkçası bunu söylemek için erkendir ama emin olun ki, oturup Ümit Özat’la olmaz diyenlerden çok çok çok daha iyi bilir futbolu Ümit.

Bu da zamanla görülecektir..

Ayrıca başarının da şartları vardır. Başarısızlık sadece antrenörün bilgi-görgüsü ve tecrübesiyle doğru orantılı değildir.

Ümit Özat’ta birçok başarılı Türk antrenör gibi bir yerlerden başlayacak ve çalışacaktır. Yönetimimiz ve teknik kadromuzla Ankaragücü’nü en iyi yerlere taşımak için çalışıyoruz. Başarıya ulaşmak bir ekip işidir.

Ümit Özat çok başarılı olabilir ya da başarısız olabilir ama daha lig başlamadan oturup antrenörümüzü kötülemek, moralini bozacak söz ve eylemlerde bulunmak hiçbir Ankaragücü taraftarına, hiçbir futbol sevdalısına yakışmaz.

Önemli olan iyi niyetle başarılı olmak için gecesini gündüzüne katarak çalışan bu genç adama destek olmaktır.

Atatürk’ün gençliğe hitabesinde olduğu gibi dahili ve harici bedbahtlar her zaman olacaktır ama başta başkanımız Ahmet Gökçek olmak üzere tüm yönetimimiz Ümit Özat’a güvenmekte ve her türlü desteği vermektedir.


Durali Akpınar'ın acı günü
Faruk Koca: Yeni stada yakışır bir takım yaratacağız.
Balıkesir engeli de aşıldı, Süper Lig'e 1 puan kaldı!
7
Ankaragücü'nden beklenmedik yenilgi!
1
Ankaragücü Şampi...!
4
İyi, kötü, çirkin!
Facebook Yorumları
Facebook üzerinden yorum var.
Site Yorumları
YORUM YAZ
Adınız:
Yorum:
Okuyucularımızın görüşleri bizim için çok önemlidir.
İçinde küfür, hakaret, tehdit, aşağılama bulunmayan; aynı bilgisayardan farklı isimler ile yazılmayan tüm yorumlar yöneticilerimizin onayından geçtikten sonra en kısa sürede yayınlanacaktır.