MEHMET ÇAKIR "GUİZA'YI İYİ ANLIYORUM"

Tıpkı Ankaragücü gibi bu sezonu iyi geçiremeyen isimlerden olan Mehmet Çakır, takımı bir an önce bulunduğu konumdan çıkarmak için tüm güçleriyle çalıştıklarını söylerken, geçtiğimiz sezonki performansını da artık yakalamak istediğini belirtiyor.

Mehmet Çakır ile gerçekleştirdiğimiz ilgi çekici röportajla sizleri başbaşa bırakmadan, Çakır'ın tam bir bilardo ustası olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Eline aldığı ıstakasıyla bizlere mini bir şov da yapan Çakır, bilardo tutkusu yüzünden liseyi de çok zor bitirebilmiş. Sürekli derslerden kaçarak bilardo oynamaya giden yıldız oyuncu, devamsızlık hakkını da bu sevdası yüzünden sonuna kadar doldurmuş.

-Bilardo da müthişsin. Nerden geliyor bu ilgi?

"Küçük yaşlarımdan beri bilardo oynarım ve çok da iddialıyımdır. Röportajdan önce de anlattığım gibi liseyi de bu yüzden zor bitirdim."

"A.GÜCÜ'NDE 18'E GİRMEK BİLE ZOR"

-Ankaragücü ligde beklenen yerde değil. Takımın son durumunu nasıl buluyorsun?

"Şu an çok iyi bir kadromuz var ama henüz çok iyi bir takım olamadık. Bunun için bir süreç lazım ve bizim de bu süreci hızlandırmamız lazım. Çünkü ligin de artık son haftaları geliyor. Puanlar kaybettiğimiz maçlara baktığımızda kazanabileceğimiz bir çok maç da vardı. Bir galibiyet serisi yakalayıp, son haftalarda stres yaşamak istemiyoruz.

-Ankaraspor'dan Ankaragücü'ne transfer olan oyunculardan birisin. Mevcut takımda da çok kaliteli isimler vardı ve Ankaraspor'dan da çok iyi oyuncularla takviyeler yapıldı. Bir de bu geniş kadroya bir çok yabancı yıldız oyuncu transferi yapıldı. Bu seni nasıl etkiledi?

"Bir takımda kadro belirli bir sayıdan oluşur 24-25'tir. Bizim takımda 30'a yakın oyuncu var, bu bir bakıma dezavantaj. Tüm oyuncular kendini ispatlamış oyuncular. Maça sadece 11 oyuncu çıkıyor, ilk 18'e girmek bile çok zor. Oynayamayan futbolcuda ister istemez moral bozukluğu oluyor ama yapacak bir şey yok, şartlar böyle olmasını gerektiriyor. Ayrıca takımımızda tüm futbolcular geldikleri takımda ilk 11'de forma giyen isimler. Süper Lig'de takımlarda genellikle ilk 11'de oynayan oyuncular bellidir, kenardan onları zorlayacak isimler de bellidir. Bizde bu durum çok farklı. Antrenmanda çift kale maç yapıyoruz, sahadaki iki takım da Süper Lig'de rahat rahat oynar. Hangi takım as, hangi takım yedek anlaşılmıyor. Geniş kadronun avantajı da dezavantajı da var."

-Bu durum oyuncular üzerinde stres yapıyor mu?

"Stres değil ama tüm futbolcular oynamak istiyor. Stres olacak bir durum yok ama Ankaragücü'nde forma giymek çok zor."

-Roger Lemerre ile ilişkileriniz nasıl?

"Hoca 2 ay önce geldi. Sürekli olarak bizimle ilgileniyor ve iyi çalıştırıyor. Ama herkesin bizden beklentisi üst üste galibiyetler. Umarım bunu kısa süre içinde gerçekleştiririz."

"ÜMİT HOCA VE FİKRET HOCA AVANTAJ"

-Ümit Özat'ın gelişi sizi nasıl etkiledi?

"Roger Lemerre buraya geldiği zaman kimseyi tanımıyordu. Ümit Hoca ve Fikret Hoca yıllardır futbolumuzun içinde olan isimler, onların oluşu hocamızın da işini kolaylaştırdı. Onların takımımızın başında olması biz futbolcular için de avantaj."

-Ankaragücü sana göre ligin son haftalarında sıkıntı yaşar mı?

"Tabii ki umudumuz bir an önce bu durumdan kurtulmak. Umarım ligin sonuna doğru çok daha rahat bir şekilde futbol oynayan, üst sıralara biraz daha yakın bir takım oluruz. Ankaragücü'nde beklentisi olan insanlar da bunu arzuluyor. Gençlerbirliği karşısında aldığımız galibiyet takıma moral verdi, umarım önümüzdeki haftalarda da alacağımız galibiyetler bizi rahat bir konuma taşır. Ligde öngörüde bulunmak gerçekten çok zor."

-Öngörü yapmak zor ama sana göre Denizlispor ligde kalmayı başarabilir mi?

"Futbolda her şey olabilir, zor gözüküyor ama imkansız değil. Dört maçta 10 puan aldılar. Bundan iki sene önce Erciyes'in nasıl bir çıkış yaptığını herkes gördü. Alt sıralardaki takımlar da çok kolay maç kazanamıyor, bu nedenle Süper Lig'de ne olacağı bilinmez."

"ŞAMPİYONLUK NEDEN OLMASIN!"

-Ankaragücü'nün uzun beraberlik serisini neye bağlıyorsun?

"Takım olma yolunda sıkıntılar yaşadığımız söylemiştim ilk sebep bu. Takım olabilmek önemli, yıldızlar değil. Sahaya çıktığnız zaman bir takım oluşturmak lazım. Bursaspor 2-0 geriye düştüğü maçta 3-2 kazanmayı bildi. Real Madrid'de yıllarca en iyi kadroları kurdu fakat başarıyı yakalayamadı. Başarı yalnızca iyi kadro kurmakla olmuyor. Tabii bulunduğumuz konum da çok önemli. Ligin biraz daha orta sıralarında olsak daha rahat şekilde futbol oynayabiliriz."

-Ankaragücü önümüzdeki yıllarda bu kadrosu ve geniş imkanlarıyla şampiyonluğa oynayabilir mi?

"Oynayabilir tabii ki neden olmasın! İki sene Sivasspor oynadı, şu an Bursaspor potada. Biz de bunu yapabiliriz."

"GUIZA'YI ÇOK İYİ ANLIYORUM"

-Sen de bir hücum oyuncususun. Güiza, Fenerbahçe'nin Bursaspor ile oynadığı maçta büyük tepki aldı ve yedek kulübesinde de gözyaşlarına hakim olamadı. O an sen neler düşündün?

"Ben aslında tipik bir forvet değilim, normalde kanat oyuncusuyum. Güiza'nın içinde bulunduğu durumu çok iyi anlıyorum. Her hücum oyuncusu gol kaçırır, benim de kaçırdığım çok net pozisyonlar oldu. Gençlerbirliği'nde ilk oynamaya başladığım zaman goller kaçırmıştım, Mesut Hoca bana şunu söyledi: 'Gireceksin, yine kaçıracaksın, bir gün elbet atacaksın.' Daha sonra o sezonu 14 golle tamamladım. Türkiye'de insanlar gol pozisyonuna giren futbolcunun sürekli gol atmasını bekliyorlar. Bana göre pozisyona girmek de atmak kadar önemlidir. Gol kaçıran oyuncuya moral vermek lazım. Gol pozisyonuna giriyorsa bir şeyler yapmak istiyor, zorluyor demektir. Bugün atamaz ama daha sonra bir patlama yapar ve üst üste gol atmaya başlar. Güiza da kaliteli bir oyuncu ve futbol da moral çok önemlidir. Kendi taraftarından protesto almak futboldaki en kötü şeydir. Allah kimseye o durumu yaşatmasın. Bir golcüden daha fazla gol atmasını kimse isteyemez. Ayrıca kim bilerek gol kaçırır ki?"

"HAKEM FAKTÖRÜ OLMAZSA YÜZDE 50"

-Bu sezon büyük takımlar çok sık puan kaybediyor. Bu sana göre ligimizde güç farkının kapandığına mı, yoksa büyük takımların formsuzluğuna mı işaret?

"Türkiye'ye gelen yabancı oyuncular da bunun farkına vardı. Bize gelen yabancı oyuncular da artık bunu söylüyorlar. Türkiye Ligi çok zor bir lig, mücadele gücü yüksek ve çok sert oynanıyor. Eskiden herkes büyük takımla bir Anadolu takımı maç yapacağı zaman banko büyük takım kazanır derdi. Sivasspor örneğinden sonra işler biraz değişti. Hakem faktörü devreye girmezse her maçta şanslar yüzde 50 yüzde 50. Hangi takımla oynarsak oynayalım hiçbir çekincemiz yok. İlerleyen yıllarda ligin çok daha zor olacağını düşünüyorum."

-A Milli Takımımızın başına uzun bir bekleyişin ardından Guus Hiddink geçti. Bu konudaki düşüncen nedir?

"Çok kariyerli bir hoca. Açıkçası yabancı hocaya çok da karşı değildim. Eğer Türk Milli Takımını başarıya götürecekse yabancı olmuş yerli olmuş farketmez. Biz zaten istikrarsız bir milletiz, bir turnuvada dünya üçüncüsü oluyoruz, bir diğerine katılamıyoruz. İnşallah ülkemiz için hayırlı olur."

"FATİH TEKKE MİLLİ TAKIMDA OLMALI"

-Milli Takımın forveti dediğimiz zaman aklımıza net bir isim gelmiyor. Nihat Kahveci formsuz, Semih Şentürk yedek kulübesinden çıkamıyor, Halil Altıntop her zaman davet almıyor, Mevlüt Erdinç daha önce oynadığı maçlarda çok fazla güven vermedi. Türkiye'de forvet sıkıntısı yaşandığını düşünüyor musun?

"Türkiye'de iyi forvetler var. Avrupa Şampiyonası'nda Semih Şentürk iyi işler yaptı. Ben Fatih Tekke'nin inanılmaz hayranıyım. Tabii ki diğer forvetler de iyi ama Fatih Tekke'nin Milli Takımımıza çok faydalı olacağını düşünüyorum, artık milli takımımızda yeniden yer almalı diye düşünüyorum."

-Tekke, Hiddink ile birlikte milil takıma dönebilir mi?

"Dönebilir, sonuçta yeni bir dönem başladı ve Fatih Tekke de bu şansı hakediyor."

"BELÇİKA BİZİ ZORLAYAMAZ"

-Peki Hiddink ile birlikte sen de milli takımın önemli isimlerinden biri haline gelebilir misin?

"Tabii ki neden olmasın. Takım halinde iyi bir sezon geçirmiyoruz, ben de iyi bir sezon geçirmedim ama futbol günlük yaşanan bir olay. Yeni hoca yeni bir şanstır ve ben de bu şansı kullanmaya çalışacağım."

- A Milli Takımımız Hiddink yönetiminde 2012 Avrupa elemelerinde neler yapabilir?

"Milli Takımımız'dan çok umutluyum. Almanya ile gruptan çıkacağımızı düşünüyorum. Vatandaşlarımızın çok sayıda yaşadığı ülkelerde maçlar yapacağız. Belçika'nın bizi fazla zorlayabileceğini düşünmüyorum. Eğer dünya futbolunda söz sahibi olmak istiyorsak, başımızda da Hiddink gibi bir hoca varsa Belçika'ya takılıp kalmamalıyız. Belçika'yı da geçemezsek, büyük turnuvaları hiç düşünmememiz gerekiyor."

"EN İSTİKRARLISI BURSASPOR"

-Süper Lig'de bu sezon en iyi çıkışı yapan oyuncu kim?

"Volkan ve Sercan geçtiğimiz sezon iyi bir çıkış yapmıştı, bana göre bu sene en dikkat çeken isim Ozan İpek."

-Şampiyonluk yarışında öne çıkan takım hangisi?

"Bir Galatasaray öne çıkıyor, bir Fenerbahçe ama ligin gizli lideri durumunda bulunan Bursaspor var. Ve bana göre aralarında en istikrarlı giden de Bursaspor."

"GOL ATINCA SORUNLAR BİTİYOR"

-Geçtiğimiz sezonlarda olduğu gibi, önümüzdeki günlerde daha iyi bir Mehmet Çakır görecek miyiz?

"İnşallah ben de onun için çalışıyorum, geçen seneki performansıma dönmek için uğraşıyorum. Kulübümün ve taraftarlarımızın benden beklentisi de bu. Ama sadece atacağım gollerle değerlendirilmemem lazım. Örneğin çok kötü bir sezon geçirip 10 gol atsam kimse benim kötü performansımdan bahsetmez. Büyük takımlarla oynadığımız maçlar dışında, zaten Anadolu takımarının maçlarının yalnızca 3 dakikalık özetleri izlenebiliyor, kimse kötü oynadığımın farkında bile olmaz. Türkiye'de gol attığın zaman tüm sorunlar ortadan kalkıyor. Bu anlayış böyle gelmiş, böyle gidecek gibi gözüküyor."

ÖZER, ENGİN, ALEX VE SELÇUK

-Şampiyonlar Ligi'nde asist kralı olmuş bir isim Rothen kadroya katıldı. Rothen, seni gol yollarında yeniden hareketlendirebilir mi?

"Rothen sol tarafta oynuyor, onun faydası daha çok Vittek ve Vassel'e olacaktır. Beni daha çok ilgilendiren oyuncu forvet arkasında oynayan isim, ara pasları atacak Alex, Özer, Engin ve Selçuk İnan tipinde oyuncular."

-Peki bu isimlerden hangisiyle oynamak isterdin? Engin ve Özer ile daha önce de oynamıştın...

"Engin Baytar ile Gençlerbirliği'nde çok iyi anlaşıyorduk, Özer ile de Ankaraspor da uyumumuz müthişti. Top Engin ya da Özer'in ayağına geldiğinde ben onların nereye top atacağını, onlar da benim nereye kaçacağımı çok iyi biliyordu. Saha içinde anlaşmak, aynı dili konuşmak çok önemli. Bu tarz oyuncularla her zaman oynamak isterim."