Ahmet Gökçek yönetiminin göreve gelmesinin ardından, Cengiz Topel Yıldırım döneminin Ankaragücü Kulübü eski başkanvekili Musa Demir, 5 aydır kimsenin açıklama yapmaması üzerine kendilerine yapılan suçlamalar ve 3 Ocak'ta gerçekleştirilecek kongre öncesi gelişmeleri özel açıklama ile günışığına çıkardı.
Eski başkanlarla farklı dönemlerde çalıştığını belirten Ankaragücü eski başkanvekili Musa Demir, ''Bizim borç yapımız hakkında pek fazla bilgim yoktu ama bize verilen bilgiye göre 7 trilyondu. Ama sonra bu borcun 15 trilyon olduğunu duyduk. Cengiz Topel döneminde yaptığımız transferler zamanında borç 22 trilyon civarında oldu. Bilançolar elimizdeydi ve saymandan zaman zaman bilgi alıyorduk. Lig TV ve İddaa gelirlerinden yıllık 12 trilyon gelirimiz vardı. Bunun karşılığında da borcumuz 22 trilyondu. En büyük sıkıntımız nakit paraydı. Eğer bizim dönemimizde 10 trilyon parayı toparlayabilseydik şimdi bu durumda olmazdık. Yeni yönetim Ankaragücü'nün borçlarının 40 trilyona kadar çıktığını söylüyorlar ki bu para genel kongreye kadar 60 trilyona çıkar. Cihan ve Sosibo'yu aldığımız dönemde şampiyon olmamızın zor olduğu ama ilk 6 içerisinde yer almak istediğimizi söyledik. Paramız yoktu ve şampiyon olmamız çok zordu'' dedi.
Yeni yöneticilerin Ankaragücü için yapılan görüşmeler zarfında Ankaragücü'ne her ay 5 trilyon vereceği ve şampiyonluk yaşatacağı sözlerini hatırlatan Musa Demir, ''Geçen yıl devre arasını 24 puanla kapatmıştık. Bu yıl ise Ankaraspor'dan alınan 3 puanı saymazsak 14 puan. Yönetimler arasında çekişmeler oldukça başarının sağlanması çok zor'' diye konuştu.
Mevcut Ankaragücü yöneticilerinin kendilerini mahkemeye verdiğini ve bu davaların düştüğünü ifade eden Demir, ''Yöneticilik yaptığımız dönemde yapılan harcamaların hepsinin hesabını veririz. Bugüne kadar sustuk. Cengiz Topel'in çıkıp açıklama yapmasını isterdik. Hakkında o kadar suçlama yapılmasına rağmen sesini çıkarmadı. Muhasebe kayıtları gerçekleri söyler. Biz de sorulduğu zaman bilgileri vermeye hazırız. Ankaragücü'nü borçlandırdık diye adımız geçiyor. Bu kulüpte para mı vardı da biz hırsızlık yapalım. Cemal Aydın ayrılırken kasada para yoktu ve bize kasaya para koymak şartıyla yöneticiliği verdi. Ankaragücü için Şekerbank'tan para çektim ve hala ödüyorum. Cebimde ne zaman para olursa o zaman Ankaragücü'ne vermeye hazırım'' şeklinde konuştu.
Ortada sindirme politikasının olduğunu vurgulayan Musa Demir, ''Mevcut yönetimin vermeye çalıştığı mesaj belli. Ankaragücü'den bir yol olmaz ve bu kadar borç var. Kimse gelip de yöneticiliğe heveslenmesin. Şu anda Ankaragücü, sevenlerinden soyutlanmış durumda. Beştepe Tesisleri'nden gayet memnunduk. Ama taraftarın ve yöneticilerin tesislere gelmesinden rahatsız olduklarını sanıyorum. Sarayköy Tesisleri'ne taşınarak kulübü uzaklaştırdılar ve uzaklıktan dolayı çoğu kişi gidemiyor. Kongre de o tesislerde olacaktır'' dedi.
Ocak ayında yapılacak olan genel kongre için bir oluşum düşündüklerini ifade eden Demir, ''Ahmet Gökçek tek başına aday olmayacaktır. Bu çalışmalar yapılıyor ve biz de zaman zaman bunun içerisine giriyoruz. Tek kişilik bir seçim olacağını sanmıyorum. İnşallah olaysız bir seçim olur. Ankaragücü'nün kazanmasını istiyoruz. Bütün Ankara halkının düşündüğü gibi biz de Ankaragücü'ne siyasetin karıştığını düşünüyoruz. Ankaragücü'nü Ankaralı işadamlarının yönetiyor olması daha olumlu olurdu. Melih Bey'in Ankara'ya daha güzel şeyler katacağını düşünüyorum ama işadamları yerine sivil toplum örgütünden oluşan bir grubun Ankaragücü'nü yönetmesi başarıyı getirir. Melih bey değil Ahmet bey başkan ama ortada bir Gökçek durumu var. Siyaset dolaşıyor kulislerde'' ifadelerini kullandı.
Okuyucuların Tercihi
Copyleft 2015 - klasspor.com. "İnsan beyninin ürettiği hiçbirşey bize ait değildir." Klasspor editörleri ya da yazarları tarafından üretilmiş tüm haberleri, yazıları, fotoğrafları ve videoları sormadan, kaynak göstermeden kullanabilirsiniz.Kaynak gösterirseniz o sizin güzelliğiniz olur. Göstermeyene küfür, gösterene teşekkür etmiyoruz.
klasspor.com basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Sitemizde yapılan tüm yorumlardan yazarları mesuldür. Boşuna hukuki süreç yaşamamak için biz kontrol etmeye çalışıyoruz ancak gerekli durumlarda IP adresleri "Aman tanıdıktır" diye düşünülmeden savcılara verilebilir.