Klasspor - Mehmet Ali Çetinkaya - Eksiler artılar yazısı

Site İçi Arama


EKSİLER ARTILAR

4961 Okunma


Abreg ve Esra ile birikte Trabzonspor deplasmanına doğru yol alırken aklımızda, özellikle yeni stadyumları Medical Park Arena'ya geçtikten sonra ligde çok iyi bir hava yakalayan Bordo-Mavilere karşı defansif bir oyun sergilememiz halinde sahadan mutlak mağlubiyetle ayrılacağımız vardı. Çünkü Trabzonspor gün geçtikte hızlı ve toplu hücum yapan, golü buluna kadar rakibini sahasına hapseden bir oyun sergileyen tipik bir Ersun Yanal takımı olmaya başlamıştı.

Ümit Özat bir önceki hafta Kayserispor'a karşı kazanan takımdan Bady'yi kulübeye çekip yerine 3 haftadır sahada yer almayan Rantie'yi sahaya sürmüştü. 

Maçın ilk dakikalarında Trabzonspor'un kısa süreli baskısını atlattıktan sonra Alkaralar, bu sezon alıştığımız üzere, Serdar ve Aydın'la topu ileriye taşıyıp pozisyon üretmeye çalışıyorlardı.  

Kırmızı-Siyahlılar devrenin ortalarında Trabzonspor'un, muhtemelen hiç, beklemediği şekilde top tutmaya ve rakip sahaya yerleşmeye başlayınca, tribünlerdeki bizlerin de beklentileri artmaya başlamıştı. Ama forvetten çok  forvet arkası olması gereken Rantie'nin en ilerde yakaladığı topları ezmesi ve/veya temkinli oynandığı için  bir türlü ileride tam anlamıyla çoğalanılamaması nedeniyle net bir pozisyon yaratılamıyordu. 

Bordo-Mavililer ise ilk yarıda özellikle Uğur ve Ahmet Oğuz'un boşalttığı her iki kanattan da oldukça hızlı bir şekilde atağa çıkmayı başarıyorlar ama ya Hopf oldukça iyi hamleler yaparak kalesini gole kapatmayı başarıyor ya da son vuruşlarda etkisiz kalıyorlardı.

Ümit Özat ikinci yarının başında ilginç bir hamle yaptı. En ilerdeki Rantie'yi çıkarıp yerine Murat Duruer'i sol beke aldı ve Uğur'u defans önüne çekti. Bu değişikliğin ardından, Trabzonspor'un daha gazlı bir şekilde oynamaya başladığı ikinci yarıda Alkaralar daha fazla baskı yemeye başladılar. Özat, 56'da oyuna bir kere daha müdahale ederek Uğur'u çıkarıp yerine Muriqi'yi en ileriye aldı. İlk yarıda olduğu gibi Serdar ve Aydın'ın top tutmaları sayesinde Trabzonspor baskısı kırılıyor ve 67'de Aydın'ın ceza alanı sol çaprazından çektiği şutu kaleci Onur'un çıkartması gibi, nadir de olsa, pozisyonlar üretilebiliyordu.

İlk sarı kartını oldukça saçma bir şekilde gören Ahmet Oğuz'un 86'da hızlı taç kullanmak isteyen rakibini engellemek için elini kullanmak gibi bambaşka bir acayiplik yapması sonucunda maçın son bölümününde takım "Çanakkale Geçilmez"i sahnelerken bizler tribünde kıvranıyorduk. Neyse ki Alkaralar gol yemedi ve sahadan 1 puanla ayrılmasını bildiler.

Trabzonspor gibi formda bir takıma karşı Gençlerbirliği'nin ikinci yarının ilk 15 dakikası ve 10 kişi kaldıktan sonraki bölüm hariç çekilmeden, ezilmeden, kendi oyununu oynamaya çalışması karşılaşmanın en büyük artısıydı. Özellikle Uğur, Khalili ve Ahmet Oğuz'un zaman zaman sahada sergiledikleri laubali tavırlar konusunda kendilerine bir çeki düzen vermeleri gerektiğini düşünürken pozitif yönde değil de negatif yönde ilerleme görmek ise maçın en büyük eksisiydi. Ümit Özat'ın her maç sonrası "forvetimiz yok" diye dert yanmasına rağmen, artık hedefi kalmayan Gençlerbirliği'nin sezonun son maçlarında bile "forvet" olarak transfer edilen oyuncuları oynatmaması ya da her fırsatta "Serdar'ı tutamayız" demesine rağmen onun yerine alternatif olarak düşündüğü oyunculara şans vermemesi ise herhalde son maçların en büyük eksisi.

Facebook Yorumları
Facebook üzerinden yorum var.
Site Yorumları
YORUM YAZ
Adınız:
Yorum:
Okuyucularımızın görüşleri bizim için çok önemlidir.
İçinde küfür, hakaret, tehdit, aşağılama bulunmayan; aynı bilgisayardan farklı isimler ile yazılmayan tüm yorumlar yöneticilerimizin onayından geçtikten sonra en kısa sürede yayınlanacaktır.
MEHMET ALİ ÇETİNKAYA



Yazarın Diğer Yazıları