AYBABA'DAN ÇARPICI SÖZLER...

Beşiktaş Teknik Direktörü Samet Aybaba, TRT 1'de yayınlanan Stadyum programında Ersin Düzen’e konuştu…

Milli takıma verilen aradan sonra yeniden taraftarınızın önüne çıkacaksınız. Bu ara sizi etkiledi mi?
"Birkaç sakat oyuncumuz vardı, onların iyileşme süreçlerine katkısı oldu. Bir yandan da birşeyleri daha iyi yapmaya başlamıştık keşke ara olmasayı diye düşünüyoruz. Önümüzdeki maçlarda daha da gelişerek çabuk ve kısa şekilde hazırlanırız."

Beşiktaş sezona büyük sıkıntılar ile girmesine rağmen taraftarların umduğundan çok daha farklı bir takım ortaya çıktı. Gidişattan memnun musunuz ? Beklentilerinizin ne kadarını karşılayabiliyor takımınız ?
"Çok büyük hayal kırıklığı yaşayan bir camiadan çıkan bir takım görüntüsüne bürünmüştük. Fakat bunların hiçbirini ciddiye almadan özellikle kamp döneminde çok çalıştık. Arkadaşlarla birebir ve grup halinde konuştuk çünkü onları inandırmadan bir şeyler yapamayacağımızı biliyorduk. Sonuçta oyuncularımız da yavaş yavaş inanmaya başladılar. Neticeler, oynanan futbol, oyunculara artan ilgi, arkadaşlık ve takımdaşlık duyguları ortaya çıkınca takım olarak “biz de varız, biz de iyi takımız ve biz de iyi oyuncularız” demeye başladılar. Zamana ihtiyaç var, psikolojik olarak üzerlerindeki bu ağır baskıyı atarlarsa önümüzdeki haftalar daha keyif veren, daha çabuk oynayan, daha çok koşan özelliklerimizi ön plana çıkarmaya çalışıyoruz. İçimizde kaliteli oyuncular var, onlarla neticeyi değiştirebileceğimize inanmıştık, oraya doğru yavaş yavaş gidiyoruz."

Şampiyonluk yolundaki rakipleriniz ekonomik ve kadro anlamında Beşiktaş’ın önünde diyebiliriz. İstedikleri gibi rahat transferler yapabilirken Beşiktaş’ın bu konuda eli kolu bağlı. Ekonomik anlamda istediğiniz transferleri yapamadınız. Her alanda rahat olan rakiplerinizin konumu futbolcuları ve sizi kamçılıyor mu yoksa ilerde oluşabilecek bir başarısızlık için bahane mi teşkil ediyor?"
"Bizim gücümüz var, bunun arkasına saklanmayacağız. Bu takımlarla rekabet edecek birebir gücümüz var ki bunu Galatasaray maçında gösterdik. Büyük takımların imkanları ve paraları bitmez ama biz sistem oluşturma çabasındayız. İstesek, biz de bu sisteme geçmeyebilirdik ve transfer yapabilirdik. Galatasaray ve Fenerbahçe’nin de Beşiktaş kadar borcu var. Yönetimimiz de oyuncu alır ve Beşiktaş’ın 100 trilyon daha borcu olurdu. Biz bundan önce kulüplerin yönetim tarzından vazgeçerek bir sistem oluşturmaya ve altyapıdan gelen oyuncularımızla iskelet kadro yaratmayı hedefledik. Bunu uzun vadeye yaymak için yönetimimizden uzun vadeli bir sözleşme istemiştim ve 4 yıllık bir anlaşma yaptık. Beşiktaş takımı istediği oyuncuyu alır. Bazı oyuncular ile temaslarımız oldu fakat kulüpleri ve oyuncular ile ilgili sıkıntıları aşamadık ya da Beşiktaş’ın Avrupa Kupaları’na katılamaması ve basında yer alan Beşiktaş’ın borç haberleri oyuncular üzerinde etkili oldu."

Nene transferinde iş bitme noktasında gelmişti?
"Biz Nene ile her türlü koşulda anlaştık. Yöneticiler transferin gerçekleşmesi için çok büyük fedakarlıklar yaptılar ama son anda bir Rus takımı çok yüksek bir teklif yapınca olmadı. Oraya da gitmedi biz de Nene ile sözleşme imzalayamadık. Bu yıl toplamda 6 milyon €, bonservise 1.350 m € harcadık fakat bu Beşiktaş’ın imkansızlıklarından değil bizim gelecek planlarımız nedeniyle ortaya çıkmış bir tablo. Galatasaray ve Fenerbahçe gibi oradan şunu buradan bunu alalım diyebilirdik ki bu Türk futbolunun en önemli sorunu. Bugün Beşiktaş mali krizde olabilir ama Galatasaray ve Fenerbahçe bütçelerini iyi organize etmezler ise onlar için de kaçınılmaz son."

Nene dışında Zarate ismi de geçmişti, devre arasında bu futbolcuları kadronuza katmayı düşünüyor musunuz?
"Bu oyuncular için çalışmalarımız hala devam ediyor, almak istiyoruz. Başka oyuncuları da izliyoruz."

4 yıllık bir anlaşmanız var. Hayalinizde 3 yıl üst üste şampiyon olan, kendi efsanelerini yaratan taraftarı ile bütünleşmiş geçmişteki Beşiktaş mı var?
"Metinler, Feyyazlar, Rızalar gibi oyuncuları bulma şansımız tabi ki düşük ama şu anda antrenmana çıkan kadromuzda 9 tane alt yapıdan yetişmiş oyuncumuz var. Oranlarsak kadronun %34’ü altyapımızdan yetişmiş. Bu başlı başına çok büyük bir gelişme. Planımız 2-3 yıl içerisinde takımda doğrudan oynayan en az 4 oyuncu ortaya çıkarabilmek."

Bazı gençleri kadroda düşünmediniz. Onların durumuyla ilgili çeşitli yorumlar yapılıyor.
"Sezon başı kampından döndüğümüzde arkadaşlarıma bir projenin başında olduğunu söyledim. Bizimle kalacak oyuncular, gelişmesini beklemediğimiz oyuncular ve başka takıma kiralanacak oyuncular olarak 3 grup oluşturduk. Bu kararlarımızı ise oyunculara ve menajerlerine hemen ilettik hatta kendilerine kulüp bile bulduk. Fakat bu arkadaşlarımız kendilerine bulduğumuz kulüplere gitmek istemediler çünkü takımımızda aldıkları ücretleri yeterli buluyorlar. Yani burada kalıp A2 takımına gideriz şeklindeki yaklaşıma bizim kulüp olarak yapabileceğimiz bir şey yok. Sonuçta bu profesyonel bir iş, biz de bir takım şeyleri üzülerek yapıyoruz, onların başına bir şey gelsin istemiyoruz ama bu oyuncular burada kalıp "paramızı alalım yeter" yapısına bürününce biz de profesyonel yapıyı harekete geçirmek durumunda kalıyoruz."

Herkes sürekli gündemde olan Quaresma konusunu merak ediyor. Affedildi ve tekrar oynayacağı konuşuldu, yönetimin kadroya almayağı konuşuldu. Sonuçta patron sizsiniz ve taraftarları en iyi aydınlatacak kişi de sizsiniz. Ne olacak Quaresma’nın akıbeti?
"Yönetim ve biz bu konuda bir sürü hamle yaptık ama karşı taraftan hiçbir tepki gelmedi. Hamle yapması gereken karşı taraf olmasına rağmen onlar hiçbir şey yapmadılar ve aksine bizim hamlelerimizi de geri çevirdiler."

Ekonomik anlamda mı?
Hem ekonomik hem de manevi anlamlarda kendisine istediği hassasiyeti gösterdik meswla babası kalp rahatsızlığı geçirdiği için 10 gün izin verdik kendisine. Döndüğünde ise yönetici arkadaşlar ile görüşecek. Biz bu olaya her iki anlamda da bakıyoruz; kulübümüzün bütçesi ile ilgili ki biz sezona başka amaçlarla başladık yoksa biz 5 milyon euro da veririz yeter ki gelip formasının hakkını veren, takımı bir yerlere taşıyan, hedefe götürecek bir oyuncu olsun. Böyle oyuncu 10 milyon euro bile alsa burada konusu bile olmaz. İşini iyi yapan insanın aldığı parayı kimse düşünmez, konuşmaz bile. O nedenle bunlar hep birbirini takip eden konular. Salı günü yöneticilerimiz son bir görüşme yapacaklar Quaresma ile. Öbür taraftan takıma nasıl katkı sağlar diye düşünüyoruz. Çünkü biz daha çabuk oynamayı istiyoruz daha çok koşmak istiyoruz, takımdaşlık duygusunu daha ön plana çıkarmak istiyoruz, Beşiktaşlılık değerlerinin içerisinde kulübün marka olduğunu ve oyuncuların bu forma altında birer yıldız olarak görünmesini planlıyoruz."

Quaresma sizin planlarınız arasında yer alıyor mu ?
"Şu andaki oyun sistemimizin planları içerisinde Quaresma yok. Bize hiçbir zaman yaklaşmadı. Sadece medyada yaklaşıyor. Kulübümüzün sıkıntılı geçirdiği dönemler var, sadece maddi değil manevi anlamda da baskı altındayız. Biz hiç sorun yaratmıyoruz sonuçta Beşiktaş kendi takımımız fakat yabancılar da biraz hassas olmalı. Bakın bunu ilk kez size anlatıyorum…
Mesela oynadığımız kritik Galatasaray maçı öncesi yönetimimiz maçta sıkıntı olabileceği, taraftarların ve sahadaki oyuncuların etkileneceği gerekçesi ile "Quaresma’ya derbiye gelme" dedi. Ama o bu teklifi geri çevirdi. Üstelik maça gelip balkonlardan aşağı sarkarak insanlara el salladı, gollere sevinmedi hatta 3. golden sonra stattan çıkıp gitti. Bu tür hareketleri yapamaz. Sadece oyuncuya profesyonel bakarsak yanlış yaparız, sonuçta karşısında da profesyonel bir yapı var. Asıl olan kulüptür, siz bunları yaparsanız kulüp de başka şekilde davranır. Maddi anlamda fedakarlık istedik hiç yanaşmadı. Yani O’nun ifade ettiği gibi medyada yazılanlar ve okunanların hiçbiri doğru değil."

Fernandes ile benzer sıkıntıları yaşadınız mı ?
"Fernandes ile de yaşadık, Almeida ile de yaşadık. Biz, yeni gelip arkadaşlarını kadro dışı bıraktık. Onlar da "ne oluyor" demiştir. Sonuçta yeni bir antrenör geldi, yeni bir yapılanma olacak, "arkadaşlarımız orada koşuyor biz burada koşuyoruz, ne oldu" demişlerdir. Aramızda o aralar bazı sıkıntılar yaşadık. "Biz artık başka takıma gitmek istiyoruz" dediler ve biz de "teklif getirin" dedik. Sonrasında ise kaldılar kulüpte ve çok yararlılar özellikle Fernandes. Biz kendi içimizden de yıldız çıkarmak istiyoruz mesela Veli"

Veli sizin çok güvendiğiniz bir oyuncu...
"Her yapılanmanın içerisinde çok koşan, bozan bir oyuncu vardır. Zaten kaptığını çabuk ve doğru oynayan olsa, o zaman dünyanın en iyi oyuncusu olur. Bu iki özellliği taşıyor ise o benim takımının yıldız oyuncudur kendi mevkisinde. Bir de oyun kurucu vardır, araya top atar, asist yapar. Fernandes ise o rolü oynayacak. Batuhan ile Almedia ise tipik santrfor oynayacak, gol atan, pozisyon hazırlayan, arkadaşlarıyla 2’ye 1 yapan. Biz bütün özellikleri oturtup bir takım yaratmaya çalışıyoruz, takım bunları yaptığı sürece de içerisindeki yıldızlar çıkacaktır."

Karabük deplasmanında Fernandes ifade ettiğiniz pozisyonda çok iyi oynadı. O’nu bu role soyunduruyorsunuz herhalde.
"Fernandes mevcut kadronun içerisinde bu rolü en iyi oynayacak oyuncu. Sonra Oğuzhan bu rolü üstlenebilir, Muhammed gelişimini sürdürüyor o da yardımcı olabilir.
"Almeida ile ilgili herhangi bir sıkıntı var mı?
"Hiçbir sorunumuz yok. Uzun bir sakatlığı vardı ama iyi çalışıp elinden geleni yapıyor. Önümüzdeki maçın kadrosunda da yer alıyor Almeida."
Lig yarışı hakkında beklentileriniz neler? Herkes Fenerbahçe ile Galatasaray erken kopar ve lig La Liga’ya döner şeklinde yorum yapıyor. Bu sizi nasıl etkiliyor?
"Bizi daha çok kamçılıyor bu tür yorumlar, başarıya daha çok itiyor. Beşiktaş Türkiye’nin en iyi takımlarından biridir, Avrupa'nın en iyi takımlarından biridir, inanılmaz bir taraftarı vardır, bu yarıştan kopma şansı yok. Ama biz böyle konuşulsun istiyoruz. Fazla transfer yapmak her şeyi başarmak anlamına gelmez özellikle futbolda."

Yabancı bir teknik direktör sizin koltuğunuzda devam edebilir miydi bu şartlarda?
"Biliyorsunuz çoğu başlamadı. Devam etmesi için başlaması gerek. Burası bizim takımımız, eğer bir yerlere getirirsek bizden mutlusu olamaz. Bu bir yarıştır ve bazıları topla tüfekle saldırır bazıları ise yüreği ile saldırır. Ama biz Beşiktaş takımı olarak yarıştan hiç kopmayacağız."

Genellikle sezon önce teknik direktörler 5-6 hafta isterler takımın oturması için, sizin kaç haftaya ihtiyacınız var ?
"Ligde 7. haftaya kadar herkes herkesi yener çünkü takımlar çalışıp geliyor. 6-7 haftadan sonra yukarıdakiler, ortadakiler, kümeye oynayacaklar diye sıralanmaya başlanır. Biz de gelişmeyi 7. haftadan itibaren üst düzeye çekmek istiyoruz. Taraftarlarımız merak etmesin, biz onların bir parçasıyız. Her şeyin en iyisini yapmaya çalışıyoruz, her zaman onların yanımızda ve yüreğimizde olduğunu biliyoruz. Onlar da bilsinler ki Beşiktaş’ın gelecek ile ilgili yaptığı planların hepsi inanılmaz bir Beşiktaş yaratacaktır."