Güçlü Yorum Özel Bölüm - Fatih Mert Röportajı

Site İçi Arama


GÜÇLÜ YORUM ÖZEL BÖLÜM - FATİH MERT RÖPORTAJI

Güçlü Yorum Özel Bölüm - Fatih Mert Röportajı

Ankaragücü Başkanı Fatih Mert, Genel Yayın yönetmenimiz Bülent Atlas’a verdiği röportajda uzun zamandır merak edilen sorulara cevap verdi.

4636 Okunma

-4 haftayı geride bırakırken Ankaragücü 3 maç oynadı ama taraftar çok daha büyük bir başarı bekliyordu, siz Ankaragücü’nün böyle bir başlangıç yapacağını kestirebiliyor muydunuz?

 ‘’Doğru söylemek gerekirse ben bu şekilde bir başlangıç beklemiyordum, Erzurum spor ve Kayserispor maçını 3 puan alarak tamamlarız diye düşünmüştüm ama maalesef olmadı. Erzurumspor maçının 11’i için hocamızı eleştirmiyoruz tabii ki kararına saygı duyuyoruz, o hafta Friedrich geç gelmişti, Korcan kamp boyunca formdaydı o yüzden tercih edildi. Hocalarımızın da işi zor kadro tercihi derken bunu kastetmek istiyorum ama bu şekilde bir başlangıç beklemiyordum şu an en azından 4 puanımız olmalıydı. Belki de ilk haftadan bu aksaklıkları görmek daha ilerisi için hayır olmuştur, Milli takım arasında da takım kampa giden 3 futbolcu hariç bir aradaydı, İnşallah bundan sonra daha iyi olur diye ümit ediyorum.’’

-Ligden düşmenin kaldırılması ile Ankaragücü ligde kaldı ve ilk ve en hızlı yapılan şeylerden biri hocanın belirlenmesi oldu, Fuat Çapa tercihini neye göre yaptınız?

 ‘’Geçen senen kısa sürede çok farklı bir atmosfer yaşandı burada Mart ayından itibaren de dünyada farklı bir atmosfer yaşandı. Bize yapılan eleştirilerde çok fazla hoca değişikliği yapıldığı söyleniyor, evet kabul ediyoruz ama bu sadece Ankaragücü’nün yaşadığı bir sorun değildi diğer kulüpler de bu sorunu yaşadılar. Hocalardan bazıları görevi kendileri bıraktılar ama biz her şeyi içeride tuttuk. Bu sene bizim senemiz artık kendi doğrularımızı, kendi planımızı kendi Ankaragücü’müzü, kafamızdaki Ankaragücü’nü oluşturmak için maddi anlamda bu sene tam olmayacak olsa da elimizden geleni yapacağız. Geçmişten gelen bir kadro var, insanlar 15 tane futbolcu alıyorsunuz 15 tane futbolcu gönderiyorsunuz diyorlar ama bunun yanında devam eden futbolcular da var bu kısım unutuluyor, duran futbolcuların hepsi de sözleşmesi devam eden futbolcular. Fuat Çapa konusuna gelecek olursak, Fuat Hoca bizim gündemimize geçen sene de gelmişti. Daha önce Gençlerbirliği’nde çalıştı, Eskişehirspor’da çalıştı en son Kasımpaşa’da çalıştı oradaki performansı da iyiydi. Ben burada hocalarımızdaki dil eksikliğini gördüm, bu futbolda bire bir yaşanıyor çünkü geçen sene çoğu maçta çıkan 11 yabancıydı. Çeşitli ülkelerden futbolcular var burada, sahanın içerisinde bazen 2-3 tane tercüman araya giriyor ve iş bu şekilde devam ediyor. Fuat Hocanın zannedersem 4 yabancı dili var, bunun da bir artısı oldu bizim için. Burada antrenman izlerken görüyordum hoca dil bilmeyince istediği tonu futbolcuya vurgulayamıyor, ben bunu iş hayatımda da yaşıyorum. Futbol için de iyi bir figür, bugüne kadar başarılı olmuş, hiçbir şekilde polemiklere girmemiş sadece kendi işini yapmış… Dediğim gibi bu sene bizim senemiz, planlama yaparken de ilk önce hocadan başlamak en doğrusu ve erken davrandık bu konuda çünkü takımı da hoca ile beraber planlamak istedik. Hocanın gelmesini istediği bizim de onay verdiğimiz oyuncular da oldu, aynı şekilde bizim scout ekibimizin hocaya önerdiği onun da onay verdiği oyuncular da oldu. Tercihimizden yana bir sıkıntımız yok, skor olarak istediğimiz gibi gitmiyor belki ama Ankaragücü’nün ilerisi için iyi işler yaptığımızı düşünüyorum.’’

-Taraftarın içerisinden gelen bir başkansınız, hoca tercihi için taraftara söylemek istediğiniz bir şey var mı?

 ‘’Kendi dönemimle ilgili hiçbir şeyin arkasına sığınmam sığınmayacağım da vermem gereken bir hesap varsa ya da eleştirilmem gereken bir konu varsa bunların hepsine açığım çünkü her şeyi dört dörtlük yaptığımı iddia edemem, elimizden gelen gayreti ben ve arkadaşlarım gösteriyoruz. Ciddi mesai harcayarak, ailemizden, işlerimizden ödün vererek Ankaragücü’nün iyiliği için mücadele ediyoruz. 31 Ekim 2019’da bu kulüp çok ciddi bir borç yükü altına girdi ve Kasım ayında gelen 3 dönem transfer yasağı sebebi ile yaptığım hesaplara göre bu takım yoluna 13 futbolcusu kalarak devam eden bir Ankaragücü olabilirdi. Bugün Allah’a çok şükür Ankaragücü Süper Lig’de ve transfer yapabildi, aldığı futbolcuların tamamı da A Milli Takım ya da U Milli Takım’da mücadele etmiş futbolcular. Hoca tercihi yaparken de taraftarlarımızın istekleri oluyor anlayabiliyorum, ben de taraftar olduğum zaman kafamda isimler oluyor ve bunları Ankaragücü’nde görmek beni mutlu ediyor ama kulüp başkanı olduğunuz zaman durum çok farklı bunların hepsini bir tarafa koymak zorundasınız. Buraya en iyi hizmeti kim verebilir, kim ne katabilir, burayı bir adım öteye kim götürebilir… Bunları düşünmek zorundasınız. Korcan’da Cebrail’de bu takımın futbolcusu yeri, günü geldiği takdirde hocanın ihtiyaç duyacağı zaman yine oynatacağı isimler. Kampı hoca yaptırdı, futbolcuların durumlarını o gördü ve öyle bir kadro tercihinde bulundu biz de saygı gösterdik. Taraftarlarımızın sabırsızlanmasını ben anlıyorum, şimdi diyorum ki siz rahat olun biz işi yürütüyoruz bazı gizli şeyler var açıklamıyoruz ve gizli tutuyoruz. %99’u iyi niyetli, bura ile yaşıyorlar anlıyorum ama küçük bir kesim 3-5 kişi diyeyim kaşıyorlar bazıları da maalesef onların arkasına takılıyorlar. Hoca değişikliğinin ne kadar zor olduğunu ben geçen sene burada gördüm çünkü yeni bir hoca tamamen sistem değişikliği demek, bu işin mali boyutu da var hocalar geldiği zaman yaşadığı bir uyum süreci var. Geçen sene gördük geldiği zaman hoca belki futbolcuları bile tanımıyor, onun için biz bu sene doğru ve düzgün gitmek zorundayız hata yapma şansımız yok. Ankaragücü’nün kesinlikle küme düşme korkusu yaşamaması gerekiyor, bunun için ben eleştirileri sineye çekeceğim. Hocayı ve takımı savunmak anlamında gerekirse ben kendimi siper edeceğim ama bu takımın korkulu rüyalar görmesine engel olacağım İnşallah.’’

-Gelen oyuncuların Fuat Hocanın tercihi olması taraftardan büyük eleştiri aldı, bahsettiniz ama o konuyu biraz daha açalım. Oyuncu seçimi neye göre yapıldı?

 ‘’Sosyal medya konusuna değineyim önce, bunun için eleştirenler var beni ama ben Ankaragücü erişilebilir olmalı diye düşünüyorum, Ankaragücü Kulüp Başkanı ulaşılamaz olmamalı. Ben taraftarken Ankaragücü futbolcularını televizyonda görünce kalbim çarpıyordu, heyecanlanıyordum. Yönetime geldim bir tane aile bana Twitter’dan İstanbul takımlarının maça çocuklarla çıktığını ve bizim böyle bir şansımız olup olmadığını yazdı. Sosyal medya olmasa benim bu aileyi görme şansım olamaz, profili inceledim bu olay onun için hayal ve çok büyük mutluluk. Bu bazı kesimdeki çocuklar için bir şey ifade etmez belki ailesi loca alır, futbolcu ile aynı restoranda denk gelir ama o ailesi yazan çocuk için bu bir hayal. Biz bunları hep sosyal medya sayesinde yaptık abuk subuk şeyler yazanlar da oluyo onları da sineye çekiyorum. Bağı kopartsam belki ben de rahat ederim her şeyi görmem, duymam ama sosyal medya üzerinden insanlar ile bura arasında bir bağ oluşturduğumuzu düşünüyorum. Negatif yönleri de muhakkak var ama biraz da bura ile ilgili sürekli olumsuz bir hava yaratmak isteyenlere de birinci ağızdan kısa bir şekilde yazdığım zaman hemen bunu karşılığını görebiliyoruz. Ankaragücü sayfasının ve kulübün önüne geçmeyi aklımdan dahi geçirmem, öncelik tabii ki Ankaragücü ve kurumsal kimliğidir bunu en iyi bilenlerden birisiyimdir burada yıllarca basın sözcülüğü yaptım. Sosyal medyadaki takipçi sayımızı az buluyorum, kesinlikle Ankaragücü hak ettiği yerde değil planlarımız arasında bu da var. Kulübün bilinirliğini arttırmamız gerekiyor çünkü artık insanlar girip bakıyor. Aklınıza gelebilecek her meslek grubundan futbolcu önerileri geldi, scout grupları oluşturuldu, çalışmayan ama bu işi iyi bildiği iddia edilen scoutlardan faydalanın dendi. Bu kısım enteresan çünkü bu kadar iyi insanların da işsiz kalmaması gerekiyor ama bizim de burada bir ekibimiz vardı. Gönderilenlere bile baktırabildiğim kadar baktırdım… Transfer işini nasıl yaptığımıza gelecek olursam, 2 ay boyunca 5 kişi ve hoca ve benim de sonradan izleyeceğim şekilde bir ekip kuruldu, bu ekip 2 ay boyunca sürekli çalıştı. Tabii burada limitler ve kulübün ekonomik durumu var, Papis Cisse ile biz de görüştük hem de Fenerbahçe’den önce görüştük ama 1 milyon 300 bin € istedi bizden. Santraforda çıkabileceğimiz en üst seviyeye çıkalım diye düşündük ama transfere limitler de yetmedi, o sıra Fenerbahçe ile görüşmesi de başlamıştı onlar önden peşinat da verince tercihini o taraftan yana kullandı. Geçen sene için de 15 kişi aldınız 15 kişiyi de çöp ettiniz diye bizi eleştiriyorlar öyle bir şey yok, biz geçen sene 8 transfer yaptık diğer transferler altyapıya yatırım olarak düşünüldü. 8 futbolcudan da Rodrigues kiralıktı takımına gitti Şampiyonlar Ligi’nde goller atıyor, Konrad döndü, Rizespor’da oynuyor kalanlar da zaten oynamaya devam ediyorlar, yani devre arası transferlerinin de başarısız yapıldığını düşünmüyorum. Alalım yarın göndeririz tarzı bir zihniyet yok, biz aldıklarımızın hepsini bütçeye göre aldık, oynattık ya da kiraladık, kiralık olanlar geri döndü onun haricindekiler burada bir şekilde devam ediyorlar. Tüm transferler için Ankaragücü’nün 1 lirasını düşündük, bazıları da sosyal medyadan ‘’Siz 1 lirayı düşünürken 3 Milyon gitti’’ demişler, bu da bir bakış açısı ama olan limit dâhilinde futbolcu almamız lazım. Eksik bölgemiz çok fazla ve elimizde geçen seneden kalan bir kadro var, o kadro ile gelmişiz… Zannerdesem 13 ya da 14 futbolcunun sözleşmesi bitti, bu bölgelere birkaç tane 1 milyon Euro’luk ya da 800-900 bin Euro’luk futbolcular alabilirdik ama geri kalan kısımları ne yapacaktık? Türkiye Kupası ile birlikte 40 maçtan daha fazla maç oynanacak, aralar da saha az olacak bu sene onun için bunların hepsi hesaplanmalıydı. Şu an iyi bir kadro derinliği yakaladık, transferleri de Fuat Hoca yapmadı. Fuat Hocanın bire bir aracılık ettiği 3 futbolcu var tabii bunlardan da menajerler biraz rahatsız oluyor onların da ekmek parası bir şey diyemiyorum ama biz de burada kulüp menfaatine ve gelecek kişinin hoca ile uyumunu düşünmeliyiz. Hocanın bir futbolcuya kefil olması çok önemli mesela hocanın getirdiği futbolculardan bir tanesi Bolingi, şu an herhalde herkes Bolingi’den memnundur ilk hafta girdi golünü attı, ikinci hafta Sivas maçında ortaya koyduğu performansı da herkes gördü. Hoca transfer yaptırdı diye bir şey yok, hocanın istediği futbolcuları aldık bazılarını alamadık, diğer futbolcuları da bizim buradaki scout ekibimiz seyrettiler sonrasında hoca ile bizler de baktık… Bütçemize uyacak şekilde, ortak akıl ile futbolcuları transfer ettik.’’

-Ankaragücü’nde şu an itibari ile sorun yaşatacak bir maddi sıkıntı var mı?

 ‘’Ankaragücü’nde para sorunu bitmez, bitecek gibi de görünmüyor. Bulduğumuz kaynaklarla beraber transfer yasağını kaldırabilmek için harcadığımız para 40 milyon lirayı buldu çünkü biliyorsunuz Thomas, Cerci, İsmail Kartal, Yalçın Ayhan, Moulin gibi isimlerle beraber menajerlerin ödemeleri vardı bunların hepsi 40 milyonu buldu. Transfer ettiğimiz 14 futbolcuyu da menajerlik ücretleri de dahil olmak üzere 41 milyona tamamladık, elimizde o yasağa harcadığımız para da olsa burada çok farklı bir kadro olacaktı ama bu paraları ödemek zorundaydı bu kulüp ve de ödedik. Bizim Ziraat Bankası ile olan kredi anlaşmamız, Makine Ve Kimya Enstitüsü ve Büyükşehir’den sağladığımız sponsorluklar ile bu aşamayı atlattık, önümüzdeki dönem için de sponsorluk arayışlarımız devam ediyor ayrıca yeni yapacağımız Yönetim Kurulu’nda yöneticilerden alacağımız bağışlar ve borçlar var, bunlarla da en azından birinci aya kadar gitmeyi planladığımız bir tablo var. Ankaragücü’nün ekonomik sıkıntısı tabii ki devam ediyor çünkü kulübün gelirinde bir farklılaşma olmadı hatta gelirlerde azalma oldu. Ziraat Bankası ile imzalar atılarak bir anlaşma sağlanabildi, Büyükşehir sponsor oldu yine MKE ile ancak bugüne gelinebildi ama bundan sonrası için de çalışmalarımız devam ediyor.’’

-Kongre ile ilgili planlarınız nedir? Başkanlığa devam edecek misiniz?

 ‘’İşler biraz yolunda giderken ses kesiliyor ama az bir şey transfer yasağı gibi sorunlar uzadığı zaman kongre niye yapılmıyor deniyor, böyle bir şey mümkün değil burası kamu yararına bir dernek ve buranın tabii olduğu kanunlar var bu kanunlar çerçevesinde biz değil hangi yönetim olursa olsun uyulmak zorunda. Biz o günün şartlarında İç İşleri Bakanlığı’ndan gelen tebliğe göre hareket ettik, o dönemde transfer yasağı da uzayınca bunlar kongreden kaçıyor gibi söylemler olmaya başladı, o sırada da burada uğraştığımız işler vardı tabii ki. Bazı kulüpler, zannedersem Konyaspor ve bir kulüp daha özel izin alarak kongre yaptı, bununla ilgili biz de Ankara Valiliği’ne yazı gönderdik ama ilk etapta bize pandemiden dolayı erteleme kararı ile ilgili yazı geldi daha sonrasında açık alanda yapmak şartı ile futbol kulüpleri için bu biraz daha gevşetildi. Şu anda da kongre tarihimiz 2 Aralık olarak görünüyor, Gençlerbirliği’de erteledi ki doğrusu bu sonuçta devletin göndermiş olduğu bir yazı var. Şöyle bir şey olabilir, yönetim bırakıyordur acil bir durum vardır o zaman bütün şartları zorlarsın ama Ankaragücü’nde öyle bir görüntü yok onun için de büyük ihtimal 2 Aralık’a kadar bekleriz ondan sonra da devletin belirlediği takvime göre hareket ederiz. Şu an buraya konsantre olmak zorundayız çünkü geçen hafta Endri transferi bitene kadar çok büyük bir koşturmaca içerisindeydik, o aşamada kongreyi düşünecek vaktimiz yoktu. Burası siyaset gibi değil burası farklı bir yer, her hafta bir arenaya çıkıyorsunuz onun için gözünüz hiçbir şeyi görmüyor çünkü rakipleriniz hazırlanıyor ve onlarla bir yarış içerisindesiniz. Onun için kongreye kulağımızı tıkadık, isteği olan herkes tarih açıklandığı zaman tabii ki gelirler, projelerini sunup aday olurlar, Ankaragücü’nün delegesi de ona göre kararını verir. Aday çıkar mı sorusunun cevabını bilemem ama Mehmet Yiğiner tarafından öyle bir şey olmadığını biliyorum ben. 1 ay önce Ercan Soydaş’ın oğlunun düğününde karşılaştığımızda kendisi öyle bir niyeti olmadığını söyledi bana, kendisi öyle söylediği için bu şekilde de yapar diye düşünüyorum. Onun haricinde gelmek isteyen olabilir çünkü 1-2 yerden biz farklı isimler duyduk, tarih açıklandığında herkes aday olabilir burası demokratik bir yer. Biz de 11 aydır buradayız bizden önce başka bir yönetim vardı onlardan önce de başka bir yönetim, gayet normal. Aday olmak isteyen gelsin buyursun. Ben Faruk abi ile buraya başkan olmadan önce de konuşup başkan olmasını teklif etmiştim, buna benzer bir konuşmayı kendisi ile yakın zamanda yine yaptım çünkü Faruk Koca’nın başkan olmak isteyeceği bir ortamda ben çok fazla düşünmem.  Ama kendisi böyle bir niyetinin olmadığını ve benim devam etmem gerektiği yönündeki görüşünü belirtti. Şu an itibari ile ve bir aksilik çıkmazsa kongrede adayım. Biz Ankaragücü’nde bir devrim yaptık ve delegeliği taraftara açtık, bunun için bir süre koyduk ve o süreyi de uzattık tekrar. Bunun sonucunda da Ankaragücü’nün 110’un üzerinde yeni delegesi oldu, bunu da belirtmek istedim. Hatta bunun için referans şartı da vardı ‘’Beni yazın’’ dedim ben, yarın öbür gün kimse ‘’Biz delege olamadık, dediniz ama yapmadınız’’ demesin diye tanımadığım insanların bile, adli sicil kaydı yoksa delegeliğine imza attım. ’’

-Ankaragücü’nün güncel borcu ne kadar?

 ‘’Ankaragücü’nün borç rakamlarını transferler yapılmadan önce, en son 300 milyonlara yaklaştırmıştık. Ankaragücü başkanlığını devraldığımız zamandan bugüne Euro kurunda %40’ın üzerinde artış oldu ve buradaki ödemelerin tamamına yakını Euro ile yapılıyor, bunlara rağmen Ankaragücü’nün borcunda bir azalma meydana geldi. Bu dönemde bağışlar yapıldı, sponsorluklar geldi, 300 milyon civarında borcu var Ankaragücü’nün, bunları kongrede kısmet olursa tek tek açıklayacağız. Kurumları ve şahısları korumak adına bazen tam söyleyemiyoruz, bağış yapıp isminin geçmesini istemeyenler oluyor o yüzden isim söyleyemeyiz belki ama şu kadar bağış geldi diyebiliriz. Bunları ben transfer yasağından sonra yapmak istiyordum, yönetim kurulundaki arkadaşların 17’sine de mesaj olarak gönderdim ben bunları çok şaşırdılar ama ben her şeyi bilmelerini istiyorum. Kongrede bunları açıklayacağım ama bundan sonraki dönemde de bunu 6 ayda bir ya da senede bir kere ekranlarda, insanların göreceği şekilde paylaşacağız İnşallah. Burada uzun soluklu projeler yapılsın isteniyorsa bir istikrar şart, onun için 6 ayda bir kongre yapmak zorunda kalan kulüplerin başarılı olma şansı pek yok.’’

-Taraftarın merak ettiği bir diğer konu da bağımsız denetleme konusu, 11 ay oluyor siz göreve geleli o durumun sonucu çıktı mı?

 ‘’Bizim amacımız burada birilerini suçlamak değil, aldığımız tablo nedir ne değildir bunu göstermek istiyoruz. Çünkü camianın ısrarla buralarda bir şeyler yapıldığına dair ve bunları bulmamız yönünde bir istekleri var, bunun sonucunda da denetleme şirketi burayı denetledi ve raporunu yazdı. Rapor şu an hazır bunu da kongrede yetkili arkadaş okuyacaktır, burada maddi anlamda bire bir bir şey olması imkânsız çünkü burası denetlenen bir dernek sonuçta buranın hesapları denetleniyor. Benim gördüğüm kadarı ile zarara uğratılan işler, yüksek miktara imza attırılmış futbolcular, bir önceki dönemde ve bizim dönemimizde oynayan yüksek miktara imza atmış futbolcular. Yüksek bulduğumuz kamp fiyatı var mesela biz şimdi o kampa verilen paranın üçte birine kamp yaptık, bu tür durumlar var bunların hepsini de açıklayacağız, takdir kamuoyunun. Kimsenin günahını alıp zan altında bırakamayız, rapor doğrultusunda yetkili arkadaşlar usulüne göre bunu da açıklayacaklar. Zaten bu rapor olayı da transfer döneminde bitti oturup da çok detaylı konuşmadık, farklı boyutlar varsa hukukçular ile görüşmek gerekir öyle somut bir şey var mı onu çok bilemiyorum açıkçası.’’

-İmalatı Harbiye ismi 2018 yılında sizin de ortak olduğunuz şirket tarafından tescil edilmiş, böyle baktığımız zaman da kendi reklamını bedavaya yapıyor gibi bir imaj çıkıyor. Bu olayın hikâyesi nedir?

 ‘’O dönemden ortak olduğum arkadaşın bana bu ismi tescil ettiriyoruz demişti, bilgim var ama unutmuştum. Bizim Ankaragücü’nün ismi ile ya da başka bir isim ile asla bir hesabımız olmadı olamaz. Biz İmalatı Harbiye’yi vurgularken Ankaragücü ruhunu, geçmişini vurgulamak istedik. Kulüpler Birliği Toplantısı’nda bir gün oturuyorduk, toplantı olacağı sırada ben kalktım Sepil Başkan ve diğerleri basın ile konuşacaktı diğer köşeye doğru geçmeyi düşündüm. Mustafa Cengiz Başkan beni ısrarla yanına çağırdı ‘’Gel yanıma otur, Ankaragücü’nün büyüklüğünü ben bilirim buranın kökleri İmalatı Harbiye’ye ve Kurtuluş Savaşı’na dayanır senin burada oturman lazım’’ dedi. Bu da çok hoşuma gitti benim, burada vurgulamak istediğimiz Ankaragücü’nün kökleri, geçmişi, Tandoğan ruhu ve Ankaragücü ruhu. Farkındaysanız ilk Tandoğan’dan başladık şimdi de kapalı spor salonu bitti çevre düzenlemesi ve aydınlatması yapılıyor.  Amacımız futbolculara da bunu aşılamaktı, yabancı futbolcuya bunu belki çok fazla yapamazsın ama en azından etkileyebilirsin, o da merak eder İmalatı Harbiye’nin ne olduğunu çünkü adam buraya bakıyor ligin son sırasında, düşmemeye oynayan, kaosun hakim olduğu bir yer. Bu düşünce kırılsın istiyoruz, burada başkan olup konuşmaya geldiğimde futbolcuların inanmayarak baktıklarını gördüm, zamanla bizi tanıdılar biz de Ankaragücü’nü anlatmaya başladık ve atmosfer değişti. Buranın ismi MKE Ankaragücü’dür, İmalatı Harbiye buranın kökeni. Biz bunun Ankaragücü’nün işine yarayacağını bileceğimiz gün hemen devrederiz, bizim Ankaragücü ismi üzerinden bir hesabımız olmaz. Başka isimlerin alındığını gördük, biz de koruma altına almak için o dönemde ismi aldık kulübün ihtiyacı olduğu an da ismi devrederiz.’’

-Bundan sonra Fatih Başkan ve Yönetiminden kurumsallaşma adına ne hamleler göreceğiz?

 ‘’Değişimi biraz fark ediyor olmanız lazım, kamuoyu da görüyordur. Kulüp çalışanlarından, sağlık ekibine, (gidenleri tenzih ediyorum, bugüne kadar buraya hizmet etmiş herkese teşekkür ediyorum) kadar değişikliklerimiz oldu. Türkiye çapında adı olan Acıbadem ile anlaştık, sosyal medya ile ilgili çok eleştiri alıyorduk ora ile ilgili profesyonel bir ekip şu an iş başında, kulübün çalışanlarının lisan bilmesi ile ilgili çalışmalarımız var. Kurumsallaşma adına bir değişim var şu an Ankaragücü’nde, becerebilirsek eğer zamanla 2-3 sene içerisinde Ankaragücü’nde her şeyin daha farklı olduğunu hep beraber göreceğiz.’’

-Ankaragücü hayalinin bir parçası da altyapıdır, altyapının şu anki durumu nedir?

 ‘’U17 ve U19 takımlarımız şu an çalışmalarına devam ediyorlar, oranın fiziksel şartlarını iyileştirdik ve hak ettiği düzeye getirmeye çalıştık, gerçekten çok kötüydü. Orası çevre düzenlemesi de yapıldıktan sonra Ankaragücü’ne 5 sene daha hizmet edecek duruma geldi. Süper Lig’de kimse yapmıyor belki bunu, biz U17 ve U19 takımlarımızı bu sene kampa gönderdik, oradaki çocuklarımıza şu an İngilizce dil kursu başlatıyoruz, bizde kalan çocuklar ile ilgili eğitimlerine destek anlamında yapmak istediklerimiz var. Kafamızdaki asıl proje A Takım ile altyapıyı birleştirmek, bu tesisleri daha modern hale getirip altyapıyı da buraya getirip herkesi bir noktada kontrol altında tutmak istiyoruz. Altyapıda idman yapan futbolcunun A Takımdaki futbolcuyu görmesini ve isteğinin artmasını istiyoruz. Burada yapılacak çok iş var, kısmet olursa ve ekonomi el verirse kafamızdaki en büyük projelerden birisi de bu. Halteri hayata geçirdik onun haricinde biz büyük ihtimal bir basketbol takımı da önümüzdeki sezon Ankaragücü ismi ile oynayacak gibi görünüyor.’’

-Futbol ile ilgili hayaliniz nedir?

 ‘’Benim bu yıl için hayalimin Ankaragücü’nü düşme ile ilgili sorun yaşamadan ligi orta sıralara doğru tamamlayabilmesi. Gerçekçi ve inandırıcı olmak zorundayız, biz hayal dünyasına kapılırsak arkamızdakileri de öyle sürükleriz o yüzden daha realist olmalıyız. Ankaragücü bu sene düşme korkusu yaşamayan, orta sıraları zorlayan, iyi futbol oynayan bir takım hüviyetinde olmalı diye düşünüyorum. Bu kurduğumuz kadro ileriye yönelik bir kadro, 2+1 yıllık sözleşme imzalanan 22, 23, 19 yaşında futbolcular var, yabancı sayısının azaltılması planlanarak oynatılan futbolcular da var. Fark ettiyseniz Sivas maçı ile beraber 4-5 tane yerli ile çıkmaya başladık, geçen sene 11 yabancı ile oynuyorduk. Bu kadro düşünülürken planlamalar yapıldı, İnşallah sportif başarıyı da sahaya yerleştirirsek 1-2 sene sonra Ankaragücü için farklı şeyler konuşabiliriz. 2023 Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. Yıldönümü, Ankaragücü’nün de o yılda başarılı olması çok yakışır. Sizin vesileniz ile Ankara’nın başkent oluşunu da tekrar kutlamış olayım. 100. Yılda da adını koymayacağım ama iyi bir başarı ile bu Avrupa Kupaları’na gitmek olabilir, Şampiyonlar Ligi’nde gitmek olabilir, Lig şampiyonluğu olabilir Ankaragücü’ne yakışır bir başarı almayı ümit ediyorum.’’

 Konuşmasının ardından taraftara seslenen Ankaragücü Başkanı Fatih Mert sözlerine, ‘’Sevgili Ankaragüçlüler, hepinizi saygı ve sevgi ile selamlıyorum. Göstermiş olduğunuz sabır için de hepinize teşekkür ediyorum, sizlerle aynı duyguları ben de yaşıyorum şu an sportif anlamda ilk 3 haftada beklediğimiz sonuçları maalesef alamadık. Önümüzde oynayacağımız 37 tane maçımız var, yeni bir kadro kurduk ve iyi bir kadro kurduğumuzu düşünüyorum, bu kadronun başarılı olabileceğini düşünüyorum. Biraz sabra ihtiyacımız var, teknik heyetimizin de bu sabrı görmesi gerekiyor, futbolcularımıza da sabretmemiz gerekiyor… Bize de sabretmeniz gerekiyor. Sonun iyi olacağını düşünüyorum, rahat olun cümlesi iddialı olacak diye korkuyorum ama rahat olun.’’ Diyerek son verdi.

KLASSPOR ÖZEL HABER - GÜLCE KAHRAMAN

 


Durali Akpınar'ın acı günü
Faruk Koca: Yeni stada yakışır bir takım yaratacağız.
Balıkesir engeli de aşıldı, Süper Lig'e 1 puan kaldı!
7
Ankaragücü'nden beklenmedik yenilgi!
1
Ankaragücü Şampi...!
4
İyi, kötü, çirkin!
Facebook Yorumları
Facebook üzerinden yorum var.
Site Yorumları
YORUM YAZ
Adınız:
Yorum:
Okuyucularımızın görüşleri bizim için çok önemlidir.
İçinde küfür, hakaret, tehdit, aşağılama bulunmayan; aynı bilgisayardan farklı isimler ile yazılmayan tüm yorumlar yöneticilerimizin onayından geçtikten sonra en kısa sürede yayınlanacaktır.